Başbakan Binali Yıldırım, anayasa değişikliği halk oylaması sürecinde partisince Bolu’da Demokrasi Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuşma yaptı. Yıldırım konuşmasında, Bolu’nun tüm ilçelerini sayarak, “Bolu Yıldırım Beyazıd’ın şehri, Bolu Akşemseddin Hazretlerinin şehri, Bolu yiğitlerin, kahramanların, mert insanların şehri, Rabbim Bolu’yu muhafaza etsin, Rabbim Bolulu şehitlerimizi, bütün şehitlerimizi rahmetiyle kuşatsın.” diye konuştu.
AK Parti’nin kurulduğu günden itibaren Bolu’nun hep kendileriyle beraber olduğunu, Bolu’nun duası, oyları ve desteklerinin kendilerini bugünlere taşıdığını dile getiren Yıldırım, millete hizmet yolunda yeni bir aşamaya geldiklerini, 16 Nisan’da anayasa değişikliği yaparak Türkiye’ye çağ atlatacaklarını belirtti.
Bugüne kadar yaptıkları işleri, eserleri, hizmeti kendileri veya partileri için değil millet için yaptıklarını vurgulayan Yıldırım, “Anayasa değişikliği birilerinin dediği gibi Erdoğan için değil, her doğan içindir, her doğan içindir.” ifadesini kullandı.
“TERÖRÜN BELİNİ KIRACAĞIZ”
Türkiye için ve millet için reform yaptıklarını söyleyen Yıldırım, “Bu değişiklik devletin daha hızlı çalışmasını sağlayacak, demokrasiyi daha güçlendirecek, bürokrasi daha verimli, etkin çalışacak. Ekonomi daha hızlı büyüyecek, yatırımlar, üretimler, yeni fabrikalar, iş, aş alanları daha da çoğalacak. Terörle mücadele evelallah 16 Nisan’dan sonra çok daha güçlenecek ve terörün belini kıracağız inşallah.” değerlendirmesinde bulundu.
Alandaki vatandaşların “AK gençlik seninle gurur duyuyor.” sloganları üzerine Yıldırım, “Biz sizlerle gurur duyuyoruz.” dedi.
Mevcut sistemin geçmişte Türkiye’ye çok zaman kaybettirdiğini ve birçok kaynağın heba olduğunu anlatan Yıldırım, eski dönemlerde seçimlerin yapıldığını ancak tek başına iktidar çoğunluğu elde edilemediği için hükümet kurma görüşmeleri gerçekleştirildiğini ve bunun haftalarca sürdüğünü anımsattı.
“İSTİKRARSIZLIK DARBELERE ZEMİN HAZIRLAR”
Hükümetlerin bir süre sonra kurulduğunu ancak iş yapamadığını, kısa süre sonra yeni seçimlerin gerçekleştirildiğini hatırlatan Yıldırım, “Yeniden seçim, yeniden belirsizlik, yeniden istikrarsızlık. Cumhurbaşkanı seçilecek daha süreç başlamadan tartışma başlar. İstikrarsızlık darbelere zemin hazırlar. Yıl 1979, cumhurbaşkanı seçilemiyor, 124. tur olmuş hala cumhurbaşkanı yok. Bunu bahane bilen darbeciler 12 Eylül’de yönetime el koyar. Parlamentoyu fesheder, Meclisi dağıtır, parti başkanlarını hapseder ve Türkiye kazandıklarının tamamını kaybeder. İşte şimdi getirdiğimiz bu değişiklikle bütün krizlere, bütün bu olumsuzluklara bir son veriyoruz.” değerlendirmesini yaptı.
Başbakan Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ismini söylemesinin ardından bazı vatandaşların “Yuh” diye bağırması üzerine, “Değmez, boş verin, yuh yok, yuhalama yok, bizde yuhalama yok. Kılıçdaroğlu’nun, belli ki değişikliklerden haberi yok. Ne diyor? ‘Efendim bu değişiklik olursa cumhurbaşkanıyla başbakan ayrı ayrı partilerden gelirse o zaman ne olacak? O zaman bunlar arasında kavga olmaz mı?’ Şimdi doğru söylüyor, hakkını yemeyelim. İşte biz onun için bunu değiştiriyoruz ama onun haberi yok. O, yardımcısının dediği gibi anayasayı tersinden okuyor. Bunlar zaten hiç düzden okumayı bilmezler. Eller gider Mersin’e bunlar gider tersine.” dedi.
Kalabalıktan birinin “sigorta” diye seslenmesi üzerine Başbakan Yıldırım, “SSK, sigorta hastanesi, kuyruklar, ilaç yoklukları’ deyince aklınıza CHP gelir, Kılıçdaroğlu gelir. Şehir hastaneleri, güzel güzel sağlık hizmetleri, deyince aklınıza AK Parti gelir, Recep Tayyip Erdoğan gelir. Sizlere milletin adamı, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da selamını getirdim sevgili Bolulular.” ifadelerini kullandı.
Anayasa değişikliğinin seçim olmadığını, bu değişiklikten sonra yapılacak ilk seçimde iki sandık kurulacağını, birinde cumhurbaşkanı diğerinde de milletvekilliğinin oylanacağını anımsatan Yıldırım, şunları kaydetti:
“Akşam sandıklar kapandı, oylar sayıldı, milletvekilleri de belli, cumhurbaşkanı da belli. İşi bitirdiniz, beş yıl kulağınız rahat, zırt pırt seçim yok, vakit kaybetmek yok, masraf etmek yok, millet seçime değil geçime bakacak, işine, gücüne bakacak. Kulağı, gözü arkada olmayacak. Böylece ne olacak? Uzun vadeli projeler gerçekleşecek, programlar hayata geçecek, bürokrasi artık ayak diremeyecek, yasama, yargı, yürütme kuvvetleri daha da güçlenerek birbirinden bağımsız olarak görev yapacak, demokrasi tam anlamıyla işleyecek, millet iradesi, devlet iradesine tam olarak yansıyacak.”
ABD’de 228 senede 45 başkan geldiğini belirten Yıldırım, Türkiye Cumhuriyeti’nde ise 94 yılda 65 hükümetin görev yaptığını söyledi.
Türkiye’de ortalama her 17 ayda bir hükümet değişikliği yaşandığını kaydeden Yıldırım, “17 ayda ne olur? 17 ayda gelirsiniz, tebrikleri kabul edersiniz, brifingleri alırsınız, ondan sonra da vedalaşmaya başlarsınız. İş ne olacak, hizmetler ne olacak? Bir başka bahara, bir başka hükümete. Böyle bir sistemle Türkiye yoluna devam edemez. Böyle bir sistemle ekonomi büyüyemez. Böyle bir sistem darbe üretir, kriz üretir, belirsizlik üretir.” diye konuştu.
Bugün Başbakan ve Cumhurbaşkanının uyumlu çalıştığını ancak geçmişte kavgalar, krizler yaşandığını vurgulayan Yıldırım, Süleyman Demirel-Tansu Çiller, Ahmet Necdet Sezer-Bülent Ecevit dönemlerinde yaşananları hatırlattı.
Başbakan Yıldırım, “Daha geri gidin, hatta Adnan Menderes-Celal Bayar, hepsinin arasında sorun çıktı. Bu sistem babayla oğlu birbirine düşürür.” değerlendirmesinde bulundu.
Bugün her şeyin yolunda olduğunu ancak gençlerin, Türkiye’nin geleceğini garanti altına almaları gerektiğini anlatan Yıldırım, “Onun için diyoruz ki, mesele sen-ben meselesi değildir. Mesele Binali meselesi değildir. Mesele memleket meselesidir. Şimdi öyle bir sistem kuralım ki sandıkta, sürekli iktidar, sürekli istikrar olsun. Öyle bir sistem kuralım ki Türkiye bir daha krize girmesin, kaos olmasın, darbeler olmasın, 15 Temmuz olmasın, 12 Eylül, 28 Şubat, 1960 27 Mayıs olmasın, daima istikrar olsun.” diye konuştu.
“ŞİMDİ SÖZ SİZİN, KARAR SİZİN”
Yıldırım, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 15 Temmuz sonrasında Türkiye’nin beka sorunu olduğunu gördüğünü ve bu değişiklikte kendilerine destek verdiğine dikkati çekti.
Ülkücü ve milliyetçilere teşekkür eden Yıldırım, “(Önce memleketim ve milletim) dediler, parti çıkarını bir kenara bıraktılar. Teröre karşı, düşmanlara karşı, birliğimize, beraberliğimize zarar verenlere karşı bir olduk, beraber olduk, bu anayasayı hazırladık, Meclisten geçirdik ve şimdi size getirdik. Şimdi söz sizin, karar sizin.” ifadelerini kullandı.
Türkiye ve millet için son derece önem taşıyan bu değişikliğe bazılarının karşı çıktığına işaret eden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kim bu hayırcılar? Hayırcılardan hayır gelmez. En güzel işler ‘evet ile başlar. ‘Evet’te bereket vardır. En başta terör örgütleri bu değişikliğe ‘hayır’ diyor. Kandil’den üst üste ‘hayır’ mesajları geliyor. FETÖ’cular, 15 Temmuz’un katilleri bu değişikliğe ‘hayır’ diyor. PKK’nın elebaşları Avrupa’da ‘hayır’ propagandası yapıyor. Almanya açık açık kendi televizyon kanallarında ‘hayır’ propagandası yapıyor. Almanya bizim bakanlarımıza izin vermezken, bizim oradaki çalışmalarımıza izin vermezken bölücülerin, FETÖ’cülerin her türlü faaliyetlerine sonuna kadar izin veriyor. Almanya’da ‘hayır’a özgürlük var, ‘evet’e özgürlük yok. Benim Almanya’daki, Avrupa’daki milyonlarca memleket sevdalılarım bunun cevabını 16 Nisan’da öyle bir verecekler ki onlar da şaşıracaklar, onlar da ters köşe olacaklar Almanya’da. Ama biz bu çifte standardı yüzlerine vurunca rahatsız oluyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, bu milletin iradesinin önüne geçemezler. Neden rahatsızlar? Çünkü Türkiye bu sistemle büyüyecek. İstiyorlar ki Türkiye büyümesin, Türkiye hep onların arkasında yürüsün, sesini yükseltmesin. Türkiye, el pençe divan, bunlar önde Türkiye arkada. Artık kararını veren Türkiye var. Geleceğine karar veren Türkiye var.
Bunlar Türkiye büyümesin, terör bitmesin diye el ele verdiler, ‘hayır’ için çalışıyorlar. Buradan, şehitler memleketi Bolu’dan sesleniyorum. Ey Bolu, oyunları bozmaya var mısınız? ‘Evet’ çıkacak, terör bitecek. ‘Evet’ çıkacak, ekonomi büyüyecek. ‘Evet’ çıkacak, Türkiye yükselecek.”
“CHP NEYE ‘HAYIR’ DEDİĞİNİ BİLMİYOR”
Bu sisteme CHP’nin karşı çıktığını anımsatan Yıldırım, “CHP bu sisteme ‘hayır’ diyor ancak CHP neye ‘hayır’ dediğini, neden ‘hayır’ dediğini de bilmiyor.” şeklindeki görüşünü dile getirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Cumhurbaşkanı ve başbakanın ayrı partilerden olması halinde sorun yaşanacağını” söylediğini aktaran Yıldırım, şunları kaydetti:
“Kardeşim biz de bunun için değiştiriyoruz. İşte böyle sorun olmasın diye değiştiriyoruz. Belli ki neye ‘hayır’ dediklerinden bunların haberi bile yok. Anayasayı okumamışlar. Mecliste değişiklik görüşülürken bunların işi gücü kayıt tutmak, ortalığı karıştırmak, kürsüyü işgal etmek, arkadaşlarımıza saldırmak. Bunlardan vakit bulup da değişikliği bir türlü okumamışlar. 2010 yılında halk oylamasında Kılıçdaroğlu kapı kapı dolaşıp ‘hayır’ diye propaganda yaptı ama oy vereceği sandığı bulup kendisi ‘hayır’ oyu veremedi. Şimdi de ‘hayır’ diyor ama ne için ‘hayır’ dediğini kendi de bilmiyor. Ona tavsiyem biz bu anayasa değişikliğini senin kadar güzel anlatamadık. Onun için bırak bu yoldan vazgeç gel sen de ‘evet’ de. Sen de katıl bizim kervana olsun bitsin, kendini yorma.
Gençlik kollarımıza talimat verdim. Dedim ki Sayın Kılıçdaroğlu’na şu anayasa kitapçığını gönderin, inşallah okusun, iyice anlasın ve ondan sonra da kalksın gelsin, o da ‘evet’ oyunu bizimle bir güzel şekilde versin.
Şimdi bu hatayı yaptı, bu sefer farkına vardı, çark etmeye çalışıyor. ‘Ben öyle demek istemedim.’ Ne demek istemiş, ‘Efendim Meclis ayrı partiden olursa cumhurbaşkanı da ayrı partiden olursa sorun olur.’ Yahu sen demiyor muydun ‘tek adam’, tek adamdan bahseden sen değil miydin? Hani, şimdi niye çark ettiniz?”
Başbakan Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin tek adam rejimi, tek adam sistemi olmadığını ifade etti.
“Bu sistem, Erdoğan için değil, her doğan içindir. Binali Yıldırım da fanidir, Tayyip Erdoğan da fanidir. Her doğan mutlaka ölümü tadacaktır.” ifadelerini kullanan Yıldırım, bu nedenle getirilecek sistemin gelecek, gençler ve ülkenin bekası için olduğunu söyledi.
Sistemin neden “tek adam” olmadığını anlatan Yıldırım, şöyle devam etti:
“Çünkü meclis var. Meclis, öncesinden daha güçlü hale geliyor. Meclis denetleyecek, sorgulayacak gerekli görürse cumhurbaşkanını, bakanlarını bile yargılayacak. Meclis gerek görürse ülkeyi seçime götürecek. Meclis de milletvekilleri de şimdikinden daha güçlü hale gelecek. Meclis, cumhurbaşkanı her beş yılda milletin önüne çıkacak, hesap verecek. Yani milletin seçtiği, milletin yetki verdiği her beş yılda da hesap verdiği bir sistemde nasıl tek adam olur, nasıl diktatörlük olur? Bu kadar yalan olur mu? Bu kadar çarpıtma olur mu?.”
Boluluların “Bolu’nun taşınca ayranı tanımaz bayramı” şeklinde güzel bir ifadelerinin bulunduğunu dile getiren Yıldırım, alandakilere “Tanır mısınız? Öyle mi?” diye sordu.
Yıldırım, “Seçtiğiniz hükümeti, beğenirseniz 5 yıl sonra gider bir daha seçersiniz, beğenmezseniz ‘hadi işine’ dersiniz. Dolayısıyla en fazla ne kadar beğenirseniz beğenin, en fazla iki sefer seçiliyor, üçüncü yok, üç sefer istiyorsa cumhurbaşkanı seçilemez. Bu işten tek adam çıkar mı? Buradan diktatörlük çıkar mı?” diye konuştu.
“16 NİSAN SIRADAN BİR GÜN DEĞİL”
Başbakan Yıldırım, 16 Nisan’ın sıradan bir gün olmadığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
“16 Nisan’da sadece ‘evet’ demeyeceğiz, 16 Nisan’da Avrupa’ya gerekli cevabı vermeye hazır mısınız? 16 Nisan’da hayır kuyruğuna giren bütün terör örgütlerine güçlü bir şekilde cevap vermeye hazır mısınız? 16 Nisan’da hayır kampanyasının başını çeken HDP-CHP ikilisine gereken cevabı vermeye var mısınız?
Bunlar her şeye karşı. Bunlar, Bolu Dağı Tüneli’ni yaparsın karşı çıkarlar, Osmangazi Köprüsü’nü yaparsın karşı çıkarlar. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’ne, hızlı trene, bunlar ne kadar güzel iş varsa her şeye karşılar. Çarşı bile bunlar kadar karşı değil. Buradan Çarşı’ya Beşiktaş taraftarlarına da selam gönderiyorum. Beşiktaş dün tarih yazdı, Yunanistan’da büyük bir başarı kazandı. Beşiktaş’ı da Çarşı’yı da taraftarlarını da tebrik ediyorum.”
Alandakilere, “Siz 16 Nisan’da ‘evet’ diyeceksiniz, bu oyunu bozacaksınız. Söz mü” diye soran ve “söz” yanıtını alan Yıldırım, “Biz sizlerle gurur duyuyoruz.” dedi.
Bu yeni sistemde yargının da güçlendiğine işaret eden Yıldırım, şunları kaydetti:
“Mevcut anayasada yargının bağımsızlığından söz ediliyor. Şimdi biz buna yargı hem bağımsız hem de tarafsız diyoruz. Peki bunun nesine karşı çıkıyorsunuz? Yargının tarafsız, bağımsız olması sizi rahatsız mı ediyor? Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu, bunun yapısını değiştiriyoruz, kıyameti koparıyorlar. Efendim neymiş? ‘HSYK’yı cumhurbaşkanı belirleyecek’. Bu da tam bir püsküllü yalan. Şu anda cumhurbaşkanı HSYK’ya 4 tane üye seçiyor. Peki cumhurbaşkanını kim seçiyor? Millet seçiyor, millet. Milletin seçtiğine güvenmeyeceksin, memurların kendi aralarında seçtiğine güveneceksin. Yok böyle bir şey.
Mevcutta cumhurbaşkanı 4 tane seçiyor, yenisinde de 4 tane seçiyor ama daha güzel bir şey var. Şu anda meclis, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu’na üye seçemiyor. Yani 50 milyon üzerinde vatandaş, meclisi seçiyor, vekilleri seçiyor o vekiller yargı bürokratlarını seçemiyor. Şimdi ne yapıyoruz? Bu değişiklik ile Hakimler Savcılar Kurulu’nun 7 üyesini Meclis seçiyor, sizin vekilleriniz seçiyor. İşte demokrasi bu. İşte yargı bağımsızlığı bu. Yargıdaki imtiyaza son veriyoruz.”
Askeri ve sivil yargı ayrımının da kaldırıldığını anlatan Yıldırım, “Darbe alışkanlığından gelen askeri mahkemeleri kapatıyoruz. Artık herkes, sivil mahkemelerde yargılanacak. Hesabını orada verecek. Yargıda birliği sağlıyoruz. Seçme yaşını 18’e indirmiştik. Seçilme yaşını 30’dan 25’e AK Parti indirdi. Şimdi de diyoruz ki hem seçme, hem seçilme yaşı 18 olacak. Dolayısıyla 18-25 yaş arasındaki 8 milyon gencimize siyaset kapılarını açıyoruz. CHP buna da karşı. Gençlerine güvenmeyenin geleceği olmaz. Türkiye’nin geleceği sizsiniz, gençlerdir. Onun için size güveniyoruz ve size siyasetin kapılarını sonuna kadar açıyoruz” ifadelerini kullandı.
Gençlerin 18 yaşında yuva kurabildiğini, ehliyet alabildiğini, 20 yaşında askere gidebildiğini, sınırda nöbet tuttuğunu, terörle mücadele ettiğini dile getiren Yıldırım, “Gençler milletvekili olsun” denildiğinde “Olmaz. Onlar daha küçük.” denildiğini ifade etti.
Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethettiğinde 21 yaşında olduğunu hatırlatan Yıldırım, “Bir çağı kapatıp bir çağı açan Fatih’in torunlarına, evelallah bu ülkede en güzel hizmeti vermeye layıktır. Sizlere güveniyoruz gençler. Memleketin namusunu emanet ettiğimiz gençlere neden Meclis’e girmeyi çok görüyoruz. Gençlerimizden korkumuz yok.” değerlendirmesini yaptı.
Yıldırım, “Annelerin yüzü gülerse, Türkiye’nin yüzü güler. Kadınlarımız mutlu olursa ülke mutlu olur. Şimdi 16 Nisan’la birlikte annelerin, bacıların kadınlarımızın daha mutlu, daha huzurlu olacağı bir ülke inşa edeceğiz.” dedi.
BOLU’YA YATIRIMLAR
Başbakan Yıldırım, Bolu’ya 14 yılda 9 milyar liralık yatırım yaptıklarını, şehirde sanayi ve ticaret hacmini artırdıklarını belirtti.
Ulaştırma Bakanı olur olmaz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla Bolu Tünelini bitirdiklerini ve hizmete açtıklarını ifade eden Yıldırım, şehirde 119 kilometre yeni bölünmüş yol yaptıklarını, Bolu’da toplam karayolu ağını 7 bin 564 kilometreye çıkardıklarını dile getirdi.
Eğitim, turizm, sağlık ve teknoloji alanında Bolu’ geride kalan 14 yılda önemli yatırımlar yaptıklarını anlatan Yıldırım, “Bolu’ya ne yapsak azdır. Bu şehre bizim vefa borcumuz var. Sizlere mahcup olmamak için hizmet üretmeye devam edeceğiz. Hizmetlerimizi 16 Nisan’dan sonra daha da artıracağız. Bolu’ya yeni bir çevre yolu yapıyoruz, yakında başlayacağız. Hayırlı uğurlu olsun. Havaalanı talebiniz var, bunu da değerlendireceğiz. Çok güzel bir hastaneyi Bolu’ya yapıyoruz.” diye konuştu.
Yıldırım, Bolu’nun 2007 yılında yapılan referandumda yüzde 75 oranında ‘evet’ dediğini, aradan 10 yılın geçtiğini, 16 Nisan’da Bolu’dan yüzde 85 oranında evet oyu beklediklerini sözlerine ekledi.
MİTİNGDEN NOTLAR
Başbakan Yıldırım, meydana gelişinde konuşmayı gerçekleştireceği platformda, Türkiye Kuvayı Milliye ve Mücahitler Derneği Sakarya Şubesi üyeleriyle vatandaşları selamladı.
Mitingde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, milletvekilleri ve Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz da hazır bulundu.