Başbakan Binali Yıldırım, Şırnak Belediyesini ziyaretinin ardından Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanlığı’na gitti.
Mehmetçik ile iftarda bir araya gelen Yıldırım, “Allah’ımıza hamdolsun, milletimiz var olsun” şeklindeki yemek duasının ardından orucunu açtı.
İftarın ardından konuşan Yıldırım, “Bugün bizim için gurur verici bir tabloyla karşı karşıyayız. Bugün Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugayı’ndan bir taburun Afrin’de görevini başarıyla tamamlayıp döndüğü gün. Hoş geldiniz, gazanız mübarek olsun. Gittiniz, ay yıldızlı bayrağımızı dalgalandırdınız. Milletimizin insan severliğini, vatanseverliğini oradaki kardeşlerimize gösterdiniz.” ifadesini kullandı.
Mehmetçik’in, Afrin’de hayatı zindan eden bölücü terör örgütüne gereken dersi verdiğini belirten Yıldırım, şöyle konuştu:
“Allah hepinizde razı olsun. Milletimiz sizlerle gurur duyuyor, aileleriniz, analarınız, babalarınız sizlerle gurur duyuyor. Aziz milletimizin desteği, duası sizinle beraber. Siz sınır boylarında, zor şartlarda vatanın ve milletin bekası için canınız pahasına görev yapıyorsunuz. Ecdadımızın yazdığı kahramanlık destanlarına yenisini ilave ediyorsunuz. Bu vesileyle sizlerin şahsında terörle mücadele eden, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarında ülkemizin göğsünü kabartan, büyük zaferlere imza atan Mehmetçiklerimize, polisimize, jandarmamıza, güvenlik korucularımıza ve onların değerli komutanlarına şükranlarımı sunuyorum. Bu mübarek ramazan gününde, peygamber ocağı olan şanlı ordumuzu milletçe bağrımıza basıyoruz.”
“GÜÇLÜ OLMAKTAN BAŞKA ÇAREMİZ YOK”
Türkiye’nin son iki yıldır büyük badireden atlattığına dikkati çeken Yıldırım, şunları söyledi:
“Maalesef bir kaç terör örgütüyle aynı anda mücadele etmek mecburiyetinde kaldık. 15 Temmuz ve sonrasında FETÖ terör örgütüyle yaptığımız mücadele ve 35 yılı bulan bölücü PKK terör örgütüyle verilen mücadele ve aynı zamanda tabii PKK’nın Suriye’deki uzantıları, PYD, YPG gibi yine aynı merkezden kumanda edilen bölücü terör örgütleri ve DEAŞ terör örgütü. Bulunduğumuz coğrafya stratejik önemi olan bir coğrafya. Bizim burada güçlü olmaktan başka çaremiz yok. Sadece güçlü yetmiyor, aynı zamanda güçlü kalabilmemiz lazım.”
“FETÖ’CÜLERİN TEPESİNE BİNDİNİZ”
Yıldırım, “Ay yıldızlı bayrağımızı indirmeye, ezanımızı dindirmeye çalışanlara sizler fırsat vermediniz. 15 Temmuz’da balyoz olup FETÖ’cülerin tepesine bindiniz. Vatanımızın bir karış toprağına bile göz dikenlere dünyayı dar ettiniz. Terör baronlarına, siyaset mühendislerine asla fırsat vermediniz. Çukur siyasetiyle bu bölgelerin özellikle Şırnak, Cizre, İdil ve Nusaybin, Diyarbakır Sur gibi bölgedeki birçok yeri yakıp yıktılar, 40 binden fazla konutu, iş yerini tahrip ettiler.” dedi.
Birçok masum insanın bu olaylar sırasında hayatını kaybettiğini, güvenlik güçlerinin şehit olduğunu aktaran Binali Yıldırım, şöyle konuştu:
“Kan ve gözyaşı siyasetiyle vatandaşlarımızın geleceğini karartmak istediler. Güvenlik güçlerimiz, askerlerimiz, tarihin akışını, şanlı tarihimize yaraşır bir şekilde değiştirdi. Masum sivillere merhamet eli oldunuz, hain teröristlere de demirden yumruk olup tepelerine bindiniz. DEAŞ, YPG, PKK gibi bölücü katil sürüleri, sahipleri tarafından ülkemizin üzerine salındı. Bunlar proje örgütüdür, bunların kutsalı, dini, milleti yok. Kim bunlara destek, para verirse onun kılıcını sallayan, kan emmekten, insan katletmekten başka hiçbir meziyetleri olmayan alçak örgütlerdir.
Şahlanan Türkiye’nin ayağına terör zincirleri vurulmak isteniyor. Sınırlarımızın ötesinde bir şer kuşağı oluşturularak Türkiye köşeye sıkıştırılmak isteniyor. Hatırlayın, İran sınırından başlayarak Akdeniz’e kadar yeni bir şer kuşağı oluşturma gayreti hem de dost ve müttefik bildiğimiz bir takım ülkelerin teşvikiyle yapılmaya çalışıldı ama hesabı yanlış yaptılar. Onların hesap edemediği bir şey vardı, o da Türk milletinin istiklaline ve bağımsızlığına olan düşkünlüğü.”
“KARŞIMIZDAKİNİN KİM OLDUĞUNUN ÖNEMİ YOK”
Başbakan Yıldırım, “Karşımızdakinin kim olduğunun önemi yok. Ülkemize, milletimize herhangi bir tehdit vaki olduğunda biliyoruz ki 7’den 70’e bu ülkenin evlatları ülkemizi korumaya ve alçaklara gereken dersi vermeye hazırdır. İşte Çakırsöğüt bunu söylüyor. Kahraman Mehmetlerimiz bunu söylüyor.” dedi.
Yıldırım, 15 Temmuz hain darbe girişimiyle asker kılığına girmiş teröristlerin milleti hedef aldığını hatırlatarak, “251 vatan evladını şehit verdik. Ordumuzun içine sızan bu ihanet şebekesi, Cumhurbaşkanımızı öldürmeye kalktı. Devletimizi yıkmaya kalktılar, demokrasimizi sonlandırmaya çalıştılar. Allah’a şükür, milletimiz, Başkomutanımız, Cumhurbaşkanımız el ele verdik hükümetimizle birlikte bu belayı da defettik, terörü ve darbeyi Türkiye’nin gündeminden çıkardık.” değerlendirmesinde bulundu.
Terörün artık bölgedeki insanların hayatını teslim alamayacağını, geleceğini karartamayacağını belirten Yıldırım, şöyle devam etti:
“Çocuklarımızı, yavrularımızı dağa çıkaramayacaklar. Evlatlarımız, aydınlık yarınlarımızın umutları olmaya devam edecek. Türkiye yenilmez, vatan bölünmez. Bu bayrak inmez, bu ezanlar dinmez. Sizler olduğu müddetçe, asil Türk milleti olduğu müddetçe bize hiçbir iç, dış düşman hiçbir şey yapamaz. 35 yıldır bu mücadeleyi veriyoruz. Bu topraklarda ne yazık ki enerjimizin bir kısmını bu mücadeleyle harcadık. Yollar yaptık, yolları patlattılar, tüneller yaptık, tünelleri patlattılar. İş makinelerini yaktılar, işçileri, mühendisleri kaçırdılar ama biz de ‘inat da bir murattır.’ dedik. Onlar yıktı, biz yaptık ve sonunda biz kazandık, millet kazandı. Elhamdülillah bugün ülkemizin yaylalarına da dağlarına da her karış toprağına da sizler hakimsiniz, millet hakim, terör artık can çekişiyor. İnşallah bu topraklarda hiçbir terör faaliyeti olmayıncaya kadar bu çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz.”
“TERÖR NEREDEYSE GİDERİZ, YERİNDE YOK EDERİZ”
Başbakan Yıldırım, iki yıl önce terörle mücadelede yöntem değişikliğine gittiklerini, “Artık savunma değil, taarruz esaslı mücadele vereceğiz.” anlayışıyla hareket ederek, gereğini yaptıklarını belirtti.
Bu anlayışla yalnızca yurt içinde değil, yurt dışında da hareket ettiklerini vurgulayan Yıldırım, “Hamdolsun 250 kilometrelik Suriye batı sınırındaki bölgeyi tamamen terörden temizledik. Yani Fırat’ın batısında artık ülkemizi rahatsız edecek bir terör unsuru kalmadı ama Doğu’da yapılanma devam ediyor. Şunu dost ve düşman herkesin bilmesini istiyorum; milletimizin güvenliği konu olunca, milletimizin huzuru mevzubahis olunca, topraklarımızın bütünlüğü mevzu bahis olunca bizim için Fırat’ın doğusu olmuş, batısı olmuş hiç fark etmez. Terör neredeyse gideriz, yerinde yok ederiz. Bu kadar açık ve net söylüyorum.” ifadesini kullandı.
Son bir yılda yurt içinde terör örgütlerine yönelik başarılı operasyonlar yürütüldüğüne ve güzel bir noktaya ulaşıldığına işaret eden Yıldırım, şunları kaydetti:
“Bundan sonra artık rehabilitasyon, onarma, gönülleri kazanma, birliğimizi, beraberliğimizi daha da sağlamlaştırma zamanıdır. Bu topraklar bize atalarımızdan yadigardır, emanettir. Onların emanetini gelecek kuşaklara aynı şekilde bırakmak da bizim boynumuzun borcudur. Onun için hep bu gayret içerisindeyiz. Şimdi şu oturduğum masaya baktım, Mardin’den, Kayseri’den, Samsun’dan, Ordu’dan Türkiye’nin bütün renkleri burada. Bizim güzelliğimiz bu. Biz kaderde de sevinçte de birliğiz, tasada da biriz, beraberiz. Onun için yaptığınız görev kutsal bir görev, vatan görevi. Ülkemizin, milletimizin huzuru, kardeşliği için sizler gece gündüz demeden her türlü tehlikeye göğüs gererek çalışıyorsunuz, gayret gösteriyorsunuz. Allah yar ve yardımcınız olsun. Bütün millet arkanızdadır. Bu mücadelenin kilit taşı sizsiniz. Sizler zinde, güçlü, moral olarak iyi olduğunuz müddetçe millet güçlüdür, morallidir. Mehmetçiklerimiz, sizler bize ailelerinizin ve sevdiklerinizin emanetisiniz ama bilin ki bu vatan da size emanettir. Bu anlayışla vatanın müdafaasını sevk ve idare eden komutanlarımıza ve siz fedakar askerlerimize bir kez daha teşekkür ediyorum.”
Başbakan Yıldırım’a, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin ile diğer yetkililer eşlik etti.