Her yıl 18-24 Mart tarih arasında kutlanan “YAŞLILAR HAFTASI” geride kaldı. Haftayla değil bir yıl içinde fırsat buldukça kutlamak olmalıdır. Her insanın yaşamında embriyo bebek, çocuk, ergin, genç, olgun ve yaşlılık dönemleri vardır. Kaderimizin yazıldığı ümmül kitapta (levhi mahfuz) tayin edilmiş ömür varsa yaşlılıkla tanışmak mümkün olabilir. Yaşlı bireylerin toplumla bütünleşmesi, daha aktif olması ve yaşama sevinci oluşturmak için onlara gerek maddi gerekse manevi moral motivasyonu içinde bulunmamız da örf ve adetimiz geçmiş bilgi birikimimiz ve inancımızı gereğidir. Ailelerinden ve çocuklarından bu hizmeti çeşitli nedenlerle alamayanlara bu hizmet imkânlar ölçüsünde Devletimiz tarafından da verilmektedir.
Annesi babası yaşıyorsa; Anne ve babanın sözlerini dinlemek. Onların emir ve isteklerini hemen yerine getirmek. Onlar geldiğinde saygı bağlamında ayağa kalkmak. Onlarla konuşurken, sohbet ederken ses tonuna dikkat edip onların sesinden yüksek bir ses tonuyla konuşmamak. Onlara hitap ederken sevgiyle ve saygıyla hitap etmek. Herhangi bir girişimde onların fikir ve düşüncelerine başvurmak, onların gönüllerini kazanmak. Onların yüzlerine karşı yüzünü ekşitmeyip, güler yüzlü ve tatlı sözle davranıp değer vermek. Onların hayır dualarını almak ilkemiz olmalı.
İsra Suresi’nde Yüce yaratıcımız 17 /23:Rabbin sadece Kendisine ibadet etmenize ve anne-babanıza, Allah’ın sizi görmekte olduğu bilinci içinde mümkün olan en iyi şekilde davranmanıza hükmetti. Eğer onlardan biri veya her ikisi yaşlanmış olarak yanınızda bulunuyorsa sakın varlıklarından veya onlara hizmetten bıkkınlıkla kendilerine “Öf!” diyecek ölçüde bile kötü söz söyleme! Onları azarlama ve daima onlara karşı tatlı dilli ve gönül alıcı ol! Diye de bize bildiriyor.
Sevgili Peygamber Efendimizde Hadislerinde “Evlât babasının hakkını hiçbir surette ödeyemez, ancak onu köle olarak bulur ve sonra da satın alarak azat ederse hakkını ödemiş olur. Ana ve babasına iyilikte bulunmak namaz, sadaka, oruç, hac, umre ve Allah yolunda cihattan üstündür. Cennetin güzel kokusu 500 yıllık mesafeden alınır, fakat ana ve babasına isyan edenlerle akrabalarıyla münasebetini kesenler bu kokuyu alamaz. Anana, babana, kız kardeşine ve sırasıyla yakınlarına iyilik et… İyiliklerin en iyisi, baba öldükten sonra dostlarını ziyaret etmektir.”
Anne ve baba evladından kızgın ve kırgın olarak vefat ederse, onları memnun etmek: Salih bir evlat olmak… Onların yakınlarına ve dostlarına iyilik yapmak. Onlar için sadaka verip, dua ve istiğfarda bulunmak la mümkün olabilir.
Bizleri bugünlere ve geleceğe hazırlayan yaşlılarımız için hayatı kolaylaştırmak ve kimseye muhtaç olmadan yaşamalarını sağlamak devletimizin sosyal devlet anlayışı ve bizlerin de üzerine düşen bir kul hakkı borcudur. Yaşlılarımıza terk edilmiş ve kimsesizlik duygusu yaşatmamayı onları ziyaret edip hayır dualarını almayı onların duygu ve düşüncelerine dinlemeye ihtiyaçlarını da karşılamayı ilke edinmeliyiz. Gülen gözler olmak sözle değil eylemle olur.
Allah Bizleri Anne ve Babasını sevgi ve muhabbet ile seven sayan nesillerden eylesin..!