MİLGEM projesinin 4. gemisi Kınalıada’nın denize indirilişi nedeniyle düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülke güvenliğimiz açısından kritik önemi olan projelerin sayılarını artırarak sürdüreceğiz. Önümüzdeki senelerde sözleşmesi imzalanacak 10 adet projemiz daha var. Tüm bu gelişmeler, ülkemizin bulunduğu bölgede gelişen tehditlere karşı denizcilik alanında geliştirdiğimiz çözümlere verdiğimiz önemin ifadesidir. İnşallah biz uçak gemimizi de yapacağız, bunda da kararlıyız, hiçbir endişe taşımıyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MİLGEM projesinin 4. gemisi Kınalıada’nın denize inişi ve yine aynı projenin 5. gemisi İstanbul’un inşa başlangıcı dolayısıyla düzenlenen törene katıldı.
Tuzla Tersanesinde düzenlenen törende, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Millî Savunma Bakanı Fikri Işık, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da hazır bulundu.
MİLGEM PROJESİ
Törende yaptığı konuşmasına, denize inen Kınalıada ve inşasına başlanacak olan İstanbul gemilerinin ülkeye, millete ve Türk Silahlı Kuvvetlerine hayırlı olması temennisinde bulunarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gemilerin ülkeye kazandırılmasında emeği geçen ve geçecek olanlara teşekkür etti.
MİLGEM projesi kapsamında inşa edilen ilk millî savaş korveti Heybeliada’nın 6 yıldır, ikinci korvet Büyükada’nın 4 yıldır denizlerde görevlerini başarıyla icra ettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilgili gemilerin Türk donanmasının harekât kabiliyetine sağladığı katkıların, projenin ne kadar isabetli olduğunu ortaya koyduğunu söyledi ve geçen yıl denize indirilen 3. gemi Burgazada’nın test faaliyetlerinin sürdüğünü, bu gemiyi 2020’de Kınalıada’nın takip edeceğini açıkladı.
“SAVUNMA SANAYİİNDE TAKİP EDEN DEĞİL, TAKİP EDİLEN BİR ÜST AŞAMAYA GEÇMELİYİZ”
Bilginin çok hızlı bir şekilde yayıldığı, bilgiye ulaşımın her geçen gün kolaylaştığı bir yüzyılda yaşamanın sağladığı avantajların çok iyi değerlendirilmesi gerektiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konuda devlet kurumlarından özel sektöre, sistem tedarikçilerinden KOBİ’lere kadar tüm kuruluşlara büyük görevler düştüğünü belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, savunma sanayiinde takip eden değil takip edilen, tüketen değil üreten ve yeniye öncülük eden bir üst aşamaya artık geçmesi gerektiğini vurguladı.
“PLANLARIMIZIN OMURGASI MUTLAKA MİLLÎ İMKÂNLARA DAYANMALIDIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti: “Herhangi bir alanda, muadil ürünler ve projeler arasında, mutlaka kendi firmalarımızı, kendi millî kuruluşlarımızı tercih etmek durumundayız. Acil ihtiyaçları karşılayacak kadarını dışarıdan temin yoluna gitsek bile, planlarımızın omurgası mutlaka millî imkânlara dayanmalıdır.”
Gerekirse zaman ve maliyet konusunda dahi fedakârlık yapılarak bu yolun izlenmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şayet, 15 yıldır bu yöntemi takip etmiyor olsaydık, bugün ülkemize uygulanan örtülü ambargolar sebebiyle terörle mücadelemizi de, sınır dışındaki operasyonlarımızı da yürütemez hâle gelmiştik. Bunun için savunma sanayi alanında faaliyet gösteren firmalarımızın desteklenmesine yönelik çalışmaların stratejisini gözden geçirmeliyiz. Yaşanan tıkanıklıkları, sıkıntıları, sorunları çözecek, küçük-büyük demeden bu alanda fikri-projesi olan herkesi destekleyecek bir sistemi süratle tesis etmeliyiz” şeklinde konuştu.
“HEDEFİMİZ, 2023 YILINDA SAVUNMA SANAYİNDE DIŞA BAĞIMLILIĞI ORTADAN KALDIRMAK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin devamında şunları söyledi: “Zaman zaman, girişimcilerimizin şevkini, azmini, cesaretini kıran, kimi umursamazlıktan, kimi rekabette taraf tutmaktan kaynaklanan, ama kimi de buram buram art niyet kokan olumsuzlukların haberlerini alıyorum. Sebebi ne olursa olsun, Türkiye’nin savunma sanayindeki atılımları engellemeye yönelik tutumlara müsamaha göstermemiz kesinlikle söz konusu olamaz. Böyle bir tavır içine girenler, karşılarında bizzat bizi bulurlar. Ülkemiz ve milletimiz için çalışan, bu arada elbette kendisi de kazanan, gerçekten işinin ehli, gerçekten üretken, gerçekten samimi tüm girişimcilerimiz, tüm firmalarımız, yanlarında bizim olduğumuzu bilmelidir. Her zaman söylediğim gibi, iddia sahibi olmak imkân sahibi olmayı gerektirir. Türkiye, kendisi ve tüm soydaşları, kardeşleri, dostları için büyük iddiaları olan bir ülkedir. Bu iddiaları hayata geçirebilmemiz için, öncelikle savunma sanayi imkânlarımızı en üst düzeye çıkarmamız şarttır.”
Türkiye’nin geçen yıl, savunma sanayii alanında 5 milyar dolarlık üretim ve 1,6 milyar dolarlık ihracat gücüne erişmesinin önemli; ancak hedeflerinin çok gerisinde olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 yılında savunma sanayinde dışa bağımlılığı tamamen ortadan kaldırmayı hedefleyen bir ülke olarak adımların daha hızlı atılması gerektiğini vurguladı.
“MİLGEM PROJESİ’NDE YÜZDE 65’İN ÜZERİNDE YERLİ KATKI SAĞLANDI”
Askerî gemi ve deniz altı inşasında, savunma sanayi alanında Türkiye’nin iftihar verici başarılar ortaya koyduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin hâlen dünyada bir savaş gemisini millî olarak tasarlayan, inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen 10 ülke arasında yer aldığına dikkat çekti ve “Tamamen millî olarak tasarlanmış MİLGEM Projesi’nde, yüzde 65’in üzerinde bir yerli katkı oranı sağlandı. Başbakanlığım döneminde bunun ilk adımlarını attığımız ve bugün süratle gelişmekte olan MİLGEM Projeleri şunu bilmeliyiz ki artık süre itibariyle daha da kısa zamanlarda gerçekleşme fırsatını bulacaktır” diye konuştu.
Bu projede gemilerin inşası ve teçhizinin, 50’nin üzerinde yerli kurum, kuruluş ve firmanın katılımı ile yürütüldüğünün bilgisi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Proje kapsamında yerli imkânlar ile geliştirilen birçok sistem ve ekipmanın, denizcilerimiz tarafından memnuniyetle kullanılıyor olması bizleri ayrıca gururlandırmaktadır. Savunma Sanayii Müsteşarlığımız öncülüğünde yürütülen MİLGEM, devlet kuruluşları, üniversiteler, özel sektör ve KOBİ’lerin iş birliğiyle başarıya ulaşan örnek bir projedir” sözlerine yer verdi.
Türkiye’nin de içinde bulunduğu coğrafyada yaşanan sorunların, millî savunma sanayiinde gösterdikleri özenin ne denli doğru olduğunu gösterdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke güvenliği açısından kritik önemi olan projelerin sayılarını arttırarak sürdüreceklerini, savaş gemileri konusunda özel sektör ve askerî tersanelerde tamamlanmış 14, önümüzdeki yıllarda sözleşmesi imzalanacak 10 projenin olduğunu açıkladı.
“YURT DIŞINA 165 ADET GEMİ/BOT İHRACATI YAPTIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüm bu gelişmeler, ülkemizin bulunduğu bölgede gelişen tehditlere karşı denizcilik alanında geliştirdiğimiz çözümlere verdiğimiz önemin ifadesidir. İnşallah biz uçak gemimizi de yapacağız, bunda da kararlıyız, hiçbir endişe taşımıyorum. Bu gelişmenin bir başka güzel sonucunu da yurt dışına satışlarda görüyoruz. Şu ana kadar Malezya, Bahreyn, Tanzanya, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Mısır, Gürcistan, Pakistan, Malezya, Türkmenistan, Nijerya, Norveç ve Romanya’ya, çeşitli tip ve boyutlarda 165 adet gemi/bot ihracatı yaptık. Yerli tasarım, inşa ve katkı payını artırarak, bu alanda faaliyet gösteren tüm paydaşlarla beraber, askerî gemi inşa sektöründe ülkemizi dünyanın ilk sıralarına taşımayı hedeflemeliyiz. Geldiğimiz noktada artık uçak gemisi gibi, bu alanın zirvesi olan projeler dahi bizim için uzak bir hayal olmaktan çıkmıştır.”
“YENİ PROJELERLE DONANMAMIZI GÜÇLENDİRMEKTE KARARLIYIZ”
Türkiye’nin savunma sanayi ihtiyaçlarını karşılamak için geliştirilecek çözümlerde ortak akıl birliğinin sağlanarak, askerî gemi inşa sektöründe orijinal ürünlerin ortaya çıkarılacağı bir sürece girildiğine inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “MİLGEM başta olmak üzere bu alandaki projelerimizi devam ettirmek, yeni projelerle donanmamızı güçlendirmekte kararlıyız. Bugün planlanandan 6 ay önce denize indirme törenini gerçekleştirdiğimiz Kınalıada korvetini ve inşa başlangıç törenini yaptığımız İstanbul firkateynini, bu kararlılığımızın sembolü olarak görüyorum” ifadelerini kullandı.
İstanbul firkateyni ile Kınalıada korvetinin donatım ve test süreçlerinin kazasız, belasız tamamlanması temennisinde bulunarak ve projelerde de emeği geçen ve geçecek olanlara teşekkür ederek konuşmasını tamamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul firkateyninin ilk kaynağını yaparak geminin inşa sürecini başlattı.
KINALIADA KORVETİ, EMİNE ERDOĞAN TARAFINDAN DENİZE İNDİRİLDİ
Törende daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, “Kınalıada korveti, seni denize indiriyorum. Vatanıma ve milletime hayırlı ve uğurlu olmanı, şanlı Türk bayrağını denizlerde şerefle ve başarıyla dalgalandırmanı diliyorum. Bahtın açık, denizlerin sakin, pruvan net olsun” temennilerinde bulunarak Kınalıada korvetini denize indirdi.
Tören, geminin inşa sürecinde yer alan yetkili ve işçilerin günün anlam ve önemini ifade eden anı objelerini Cumhurbaşkanı Erdoğan ve protokol üyelerine hediye etmesiyle sona erdi.