Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, AK Parti ile MHP ittifakının şeffaf bir şekilde, 81 milyonun gözü önünde ve meşru bir zeminde yapıldığına dikkat çekerek, “Karşımızdakiler ise karanlıkta birbirlerine göz kırparak iş tutuyorlar. Önü arkası belli olmayan pazarlıklarla, rengi, kimliği, kişiliği, haysiyeti, hiçbir şeyi belli olmayan, tek gayesi Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı olan bir ittifak kurulmaya çalışılıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) AK Parti Grup Toplantısı’na katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantıda milletvekillerine ve partililere hitaben bir konuşma yaptı.
“HASTALIKLI SİYASETLERİNİ ÜLKEMİZİN MİLLÎ BAYRAMINI ZEHİRLEMEK İÇİN KULLANANLARI KINIYORUM”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının başında, “Millî egemenliğimizin sevincini yaşadığımız bir günde, dün Meclis Genel Kurulu’nda şahit olduğumuz görüntüleri, yapılan tartışmaları asla tasvip etmediğimi, burada bir kez daha ifade etmek isterim. Kendi hastalıklı siyasetlerini, ülkemizin bu önemli millî bayramını zehirlemek için kullananları buradan kınıyorum. Millî iradenin tecelligâhı olan bir çatının altında, milletimizin iradesiyle seçilmiş Cumhurbaşkanına, tüm ülkenin ve dünyanın gözü önünde hakaret etmeyi siyaset sanan bu zihniyet, kendi çirkefliği içinde boğulmaya mahkûmdur” dedi.
“Milletimizin 15 Temmuz destanını önemsizleştirmek, kendisinin o gece darbecilerin açtığı yoldan kaçışını gizlemek isteyen zatın hezeyanları artık şehitlerimize saygısızlık boyutuna ulaşmıştır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, o gece yaşananları hatırlatarak, “Siz her zaman kuyruğu kıstırıp kaçtınız zaten, hiçbir zaman siz kahramanca F-16’ların karşısında dikilenlerden olmadınız, tankların karşısına çıkanlardan olmadınız. Sizler hatta Bağdat Caddesi’nde alkışlayanlardan oldunuz” şeklinde konuştu.
“ECDADIMIZ, ZULÜM GÖREN KİM VARSA HEPSİNİN YANINDA OLMUŞTUR”
Ana muhalefetin başındaki zatın tek hezeyanının bundan ibaret olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu zat, geçtiğimiz günlerde, yine mezhepçi saplantılarına yenik düşerek Osmanlıya iftira attı. Osmanlıyı, kurucu unsuru olan Yörüklere, Türkmenlere zulmetmekle itham eden bu zatın gönül dünyasının milletimizden ne kadar uzak olduğunu, bu vesileyle bir kez daha görmüş olduk. Bizim ecdadımız, bırak Yörüklere zulmetmeyi, Avrupa’nın içlerinden Afrika’nın derinliklerine kadar dünyanın dört bir yanında zulüm gören kim varsa, hepsinin de yanında olmayı kendine görev bilmiştir.”
Osmanlı bahanesiyle milletimizin tüm değerlerine, tarihine, husumetlerini kusan bu zatın iflah olmayacağının iyice anlaşıldığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ermeni çetecilerinden bölücülere ve FETÖ’cülere kadar Türkiye’yi karalamak için çırpınan tüm kesimlerle aynı dili konuşan, muhtemelen aynı hissiyatları paylaşan bu zatın boyunun ölçüsünü, tabii yüreği yetip de meydana çıkabilirse, inşallah 24 Haziran’da göreceğiz” ifadelerini kullandı.
Dün mecliste tüm Türkiye’nin gözü önünde yaşanan hadiselerin takdirini millete bıraktığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece bu görüntünün bile Türkiye’nin yönetim sistemi değişikliğine gitmesinin ne kadar isabetli olduğunu bir kez daha ispatladığını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan yasama ile yürütmenin birbirinden ayrılmasıyla bu tür gereksiz tartışmaların milletimizin günlük hayatına olan ağır faturalarından kurtulma imkânının da elde edilmiş olacağını da sözlerine ekledi.
OHAL UYGULAMASININ ÜÇ AY DAHA UZATILMASI
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında geçen hafta MGK toplantısında alınan OHAL uygulamasının üç ay daha uzatılmasına yönelik kararla ilgili eleştirileri de cevapladı. Ülkenin geçmişte OHAL ile idare edildiği dönemleriyle bugünkü uygulamanın farklı olduğunu, geçmişte OHAL’de fabrikaların sürekli greve gittiğini hatırlatarak, “Şu süreç içerisinde Türkiye’de sanayi durmamıştır. Yoğun bir şekilde çalışmalar devam etmiştir. Hiçbir zaman da bunları durdurmaları söz konusu da değildir. Huzurun olduğu bir ortam var, böyle bir ortamda kalkıp bunlar olağanüstü hâlin olmamasını talep ediyorlar. Niye? Çünkü tezgâh bozulacak da onun için” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim kararı alma süreçleriyle ilgili olarak da değerlendirmelerde bulunarak şunları kaydetti: “Ana muhalefet partisi eskiden beri defalarca erken seçim çağrısı yapmış ve kendince bize meydan okumuştu. Tabii biz ana muhalefetin böyle boş işlerine alışkın olduğumuz için, milletimiz ne diyor, ne istiyor ona baktık ve hareket tarzımızı da ona göre belirledik. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanının erken seçim çağrısının ardından daha herhangi bir değerlendirme ve açıklama yapmadan ana muhalefet partisinin yine ‘hodri meydan’ diyerek ortaya atıldığını gördük. Bu tablo bize Türkiye’nin geri dönülemez bir şekilde erken seçim iklimine doğru gittiğini işaret ediyordu.”
“ESKİ TÜRKİYE SİYASETİNİN HASTALIĞI OLARAK BİLDİĞİMİZ GARİP BİR DURUMLA KARŞILAŞTIK”
Konuşmasında “Erken seçim tarihi olarak 24 Haziran’ı ilan etmemizin ardından Meclisimiz de gereken süreçleri tamamlayarak, hemen erken seçim kararını aldık” ifadelerine yer veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yüksek Seçim Kurulumuz da seçim takvimini yavaş yavaş oluşturuyor. Buna göre seçime, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tuttuğu kayıtlara göre Yüksek Seçim Kurulu tarafından gereken şartları taşıdığı belirlenen on siyasi parti katılıyor. Tabii bu arada, eski Türkiye siyasetinin hastalığı olarak bildiğimiz garip bir durumla karşılaştık. Ana muhalefet partisinden istifa eden 15 milletvekili, bir başka partiye geçerek, bu partinin Meclis’te grup kurabilmesini sağladılar. Ortadaki tablo ve açıklamalar, 15 milletvekilinin kendi siyasi tercihleri ve iradeleri dışında, parti talimatı olarak bu işi yaptıklarını gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu.
“AK PARTİ-MHP İTTİFAKI 81 MİLYONUN GÖZÜ ÖNÜNDE MEŞRU BİR ZEMİNDE YAPILDI”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yüksek Seçim Kurulu kararı gösteriyor ki bu parti zaten seçime girme yeterliliğine sahiptir. Bu tuhaf ve açıkçası millet iradesinin hiçe sayılması manasına gelen operasyonun gayesini, önümüzdeki günlerde herhâlde hep birlikte göreceğiz. Siyasette ittifakları hukuken meşru kılan biziz. Evet, AK Parti ile MHP’nin ittifakı, şeffaf bir şekilde, 81 milyonun gözü önünde ve meşru bir zeminde yapılmıştır. Karşımızdakiler ise karanlıkta birbirlerine göz kırparak iş tutuyorlar. Önü arkası belli olmayan pazarlıklarla, rengi, kimliği, kişiliği, haysiyeti, hiçbir şeyi belli olmayan, tek gayesi Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı olan bir ittifak kurulmaya çalışılıyor” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin geçmişte defalarca bu tarz siyaset mühendislikleriyle karşılaştığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, her defasında da milletin kirli pazarlıklara değil, kendi iradesine saygılı olanlara, kendisine hizmet etmeye talip olanlara itibar ettiğine dikkat çekti.
“Ana muhalefetin etrafında kümelenen bu tezgâh, AK Parti olarak bizim meselemiz değildir. Dolayısıyla bizim bu konuyu garipsemek dışında başka bir tepki göstermemize başka bir söz söylememize gerek yoktur” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “En büyük hakem olan milletimiz tüm bunları takip ediyor, değerlendiriyor. İşte o geçmişteki Güneş Motel olayının içerisinde olanları nasıl milletim cezalandırdıysa, bunlara da vereceği ceza odur. Milletimiz sandık başına gittiğinde de kararını bunların sonucuna göre verecektir. Biz bugüne kadar hep olduğu gibi, bundan sonra da sözümüzü sadece tek muhatabımız olarak gördüğümüz milletimize söyleyeceğiz. Bugüne kadar yaptıklarımızın hesabını milletimize verecek, bundan sonra da yapacaklarımızın taahhüdünü de yine milletimize sunacağız.”
Seçim maratonunu hâli hazırda başlattıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mayıs ayı içerisinde bir Avrupa ülkesinde ilk kapalı spor salonu toplantısını da gerçekleştireceklerini kaydetti.
“YENİ DÖNEM DAHA GÜÇLÜ HUKUK DEVLETİ DÖNEMİ OLACAKTIR”
Erken seçimin ardından girilecek yeni dönemi ülkemizde istikrar ve güvenin teminatı olarak gördüklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Zaten 16 Nisan halk oylamasında anayasa değişikliğiyle yeni bir yönetim sistemine geçme arzumuzun temelindeki sebepler bunlardır. Milletimizi mevcut sistemin sürekli kriz, tartışma, polemik, darbe, cunta vesayet üreten yapısından adeta yaka silker hâle gelmişti. Eski sistemin son aylarını yaşıyor olmamıza rağmen, hâlâ bu hastalıkların devam ettiğini görüyor bulunmamız, milletimizin Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin doğruluğunu bir kez daha takdir etmesini sağlayacaktır. İnşallah iki ay sonra büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasına giden yolun önünü tamamen açıyoruz” dedi.
“Bizim yeni dönemde milletimize taahhütlerimiz şunlar olacaktır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yeni dönem, daha fazla demokrasi dönemi, daha güçlü hukuk devleti dönemi olacaktır. Yeni dönem, daha fazla refah, daha fazla zenginlik, daha geniş özgürlük dönemi olacaktır. Yeni dönem, kalıcı huzurun, kalıcı güven ortamının, daha büyük atılımların dönemi olacaktır. Yeni dönem, yürütmenin daha etkin, yasamanın daha itibarlı, yargının daha bağımsız hâle geldiği bir dönem olacaktır. Yeni sistemle gençlerimize ve çocuklarımıza, 2053 ve 2071 vizyonlarını vesayetten, darbelerden, krizlerden, eski dönemin tüm engellemelerinden uzak bir şekilde hayata geçirebilecekleri bir zemin oluşturuyoruz” açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dış politikada Türkiye merkezli ve dünyaya açık siyaset anlayışını daha da güçlü bir şekilde hayata geçirmeye devam edeceklerini ve tüm devletlerle ve uluslararası kuruluşlarla ilişkileri bu anlayışa göre yürütmeyi sürdüreceklerini kaydetti. “Dünyayı 360 derecelik bir bakış açısıyla tarayacak, hiçbir coğrafyadan, hiçbir siyasi ve ekonomik oluşumdan uzak kalmamaya özen göstereceğiz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güvenlik politikalarımızı ülkemiz ve milletimiz merkezli olarak, ama hak, özgürlük, adalet, insani değerlerin korunması esaslarına uygun şekilde sahada hayata geçirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“MAĞDURLARA SAHİP ÇIKAN VİCDANLI DIŞ POLİTİKA ANLAYIŞIMIZDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini söyle sürdürdü: “İnsani dayanışma, iş birliği, dostları çoğaltma konusunda, hem uluslararası platformlarda daha çok mücadele edecek hem de sahadaki faaliyetlerimizi artıracağız. Suriye’de Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtlarımızın tecrübeleri ışığında, Tel Rıfat ve Mümbiç’te diplomatik öncelikli olarak, diğer bölgelerde de güvenlik gereklerimizin icabına göre çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Kıbrıs’tan Ege’ye, Karadeniz’den Trakya’ya kadar her yerde, ülkemizin ve milletimizin çıkarlarına uygun politikaları hayata geçireceğiz. Balkanlardan Kafkasya’ya, Orta Asya’dan Afrika’ya kadar coğrafyamızdaki kardeşlerimizle sıkı ilişkilerimizi daha da ileriye taşıyacağız. Dünyanın her yerindeki mazlumlara, mağdurlara sahip çıkan vicdanlı dış politika anlayışımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Kudüs, Suriye, Somali, Myanmar gibi kriz bölgelerinde küresel ölçekte inisiyatif geliştiren bir ülke olarak sorumluluklarımızın büyüklüğünün farkındayız. Önümüzdeki dönemde ‘dünya 5’ten büyüktür’ tezimizi hayata geçirme konusunda çok daha ileri adımlar atmakta kararlıyız. ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında ekonomide geçtiğimiz yıl elde edilen yüzde 7,4’lük büyüme oranının, ülkemizle ilgili olumsuz değerlendirmeler yapanlara verilen en güzel cevap olduğunu söyleyerek, “Kur üzerinde oynanan oyunların kayda değer bir ekonomik gerekçesinin ve derinliğinin olmadığı her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Onun için, şimdi bizim attığımız adım nedir? Millî para, yerli para. Millî ve yerli parayla birlikte inşallah bu kur oyununu da bozacağız. Hatta hatta inşallah altını belirleyici hâle getirmenin de adımlarını atacağız” dedi.
“KEM SÖZ SAHİPLERİNE HADLERİNİ BİLDİRMEKTEN GERİ KALMAYACAĞIZ”
Bütçe disiplininden ve reform gündeminden taviz ermeden, faiz ve enflasyon başta olmak üzere ekonomiyi tehdit eden tüm sorunların üstesinden yeni dönemde daha kolay geleceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, erken seçim kararına piyasaların ve iş dünyasının verdiği olumlu tepkinin, bu sürecin ekonomide risklerin değil, fırsatların tetikleyicisi olacağına işaret ettiğini ifade etti.
“Türkiye’nin 81 vilayetindeki 81 milyon vatandaşımızın her birinin günlük hayatına olumlu yansımaları olacak ekonomi politikaları ve yatırımlarla hedeflerimize doğru yürümeyi sürdüreceğiz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz bizden kuru laf, neticesiz polemik, desteksiz atış değil, ekmeğini, aşını nasıl büyüteceğimizin, kendisine ve evlatlarına nasıl bir gelecek bırakacağımızın planlarını, projelerini duymak istiyor. Elbette meydanı haramilere bırakmayacak, kem söz sahiplerine hadlerini bildirmekten de geri kalmayacağız. Ancak milletimizin karşısına asıl 81 milyon vatandaşımızın her birinin geleceğine dair umutlarını besleyerek çıkacağız, zaten bizim en güçlü olduğumuz alan da budur. Önümüzde böyle mümbit bir zemin dururken ve bu yolda kendimize yol arkadaşları da bulmuşken, Ana muhalefeti ve onun kağıttan kayığına binmeye çalışanları kendi hâllerine bırakmak en doğrusudur” ifadelerini kullandı.
“MİLLÎ İRADEYE VURULMAK İSTENEN PRANGALARI SİZLERLE BİRLİKTE PARÇALAYIP ATTIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni dönemde yürütme yetkilerinin cumhurbaşkanına geçtiğini, bununla birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yasama konusunda tek yetkili olarak eskisinden de güçlü ve itibarlı bir şekilde çalışmalarına devam edeceğini hatırlatarak sözlerine şöyle devam etti: “AK Parti olarak 2002 yılı Kasım ayında yapılan seçimlerinden beri ülkemizi işte biz grupla yönettik. Millî iradeye vurulmak istenen prangaları sizlerle birlikte parçalayıp attık. Vesayetin zincirlerini sizlerle birlikte kırdık. 28 Şubat benzeri bir girişimle Türkiye’nin yeniden karanlığa gömülmesini sizlerle birlikte engelledik. Partimiz kapatılmaya çalışıldığında Türk siyasetinin gösterdiği en onurlu duruşu sizlerle beraber ortaya koyduk. Dünya beşten büyüktür diyerek sadece ülkemizdeki değil küresel sistemdeki çarpıklıklara başkaldırımızı yine sizlerle beraber yaptık”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’ye demokraside ve özgürlüklerde sınıf atlatan o sessiz devrimleri birlikte hayata geçirdiklerini söyleyerek, “Terör örgütleri üzerinden ülkemize diz çöktürmeye çalışanları sizlerle birlikte engelledik. Cumhuriyet Mitinglerinden 27 Nisan Bildirisine, Gezi Olaylarından 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişimine, bölücü örgütün çukur eylemlerinden 15 Temmuz darbe teşebbüsüne kadar ülkemizin başına musallat edilen tüm karabulutları sizlerle birlikte dağıttık. Pensilvanya’da kurgulanan senaryoları ülkemizde sahnelemek isteyenlerin oyunları sizlerin o tunçtan bir yürek gibi sapasağlam duran iradesine çarpıp başarısızlığa uğradı. Türkiye’yi içeride ve dışarıda çukurlarla kuşatmak isteyenlere en güzel cevabı siz verdiniz. Herkesin sizleri tahrik etmeye çalıştığı bir dönemde önce Türkiye diyerek ortaya koyduğunuz duruşla tarihe altın harflerle geçtiniz” şeklinde konuştu.
