Ana Sayfa GÜNDEM Başkent’te turizm mağdurlarına özel konferans düzenlendi

Başkent’te turizm mağdurlarına özel konferans düzenlendi

Şubat 9, 2025

109

Turizm Mağdurları Koruma Derneği yurt genelinde seri şekilde devam ettirdiği toplantıların bir yenisinde Başkent’teki mağdurlarla bir araya geldi.

Mamak Necmettin Erbakan Kongre merkezinde gerçekleştirilen programa daha çok Ankara ve çevresinde bu konuda mağdur olmuş kimseler katıldı. Özellikle devre mülk konusunda Ankara’nın termal kaynakları bulunan bazı ilçelerinde yaşanan mağduriyetler mercek altına alındı. Türkiye genelinde yaklaşık 3 milyon devre mülk mağduru olduğu göz önüne alındığında konunun önemi daha iyi anlaşılıyor.

Programda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Turizm Mağdurları Koruma Derneği Başkanı Yavuz Selim Toklu, ardından katılımcıları bilgilendirme toplantısı gerçekleştirdi.

‘DEVRE MÜLKÜNÜZÜ ARAPLARA SATALIM’ DEDİLER

Programdan önce ankaranethaber.com muhabirine açıklamalarda bulunan mağdurlardan Şakir Ünal, Hitit Ayaş Termal Tesislerinden 2011 yılında bir yer aldığını belirterek, “Tapusunu aldım, o zaman bize dediler ki, ‘Her ay dört defa gelip kullanabilirsiniz.’ Aidat yoktu o zaman. Üç sene sonra da bize, ‘Her sene ‘Yıldat’ ödeyeceksiniz, doğalgaz faturanızı vs’de ödeyeceksiniz.’ dediler. Biz de o zamanki emeklilik işlemlerimiz vs dolayısıyla yetişemedik, gitmedik. O günden sonra avukat bize bir tebligat gönderdi, ‘8 bin lira borcunuz var.’ diye. Sonrasında Handan Turan isimli bir şahsın devre mülk mağduriyeti yaşatanlara karşı savaş açtığı söylendi bana. Ona 5 bin lira ödedim. Fakat sonrasında bu şahıs ortadan kayboldu. Bir mahkemeye girmiş ve kaybetmiş sanırım. Ancak sonradan öğrendim ki Handan Hanım benim mahkememi yüksek bir yere taşımış. Oysa ben onu avukatlıktan men ettim, ancak yine de devam ediyor.

Sonrasında bir arkadaş aradı, ‘Siz gelin, buradaki devre mülkünüzü Arabistan’dan gelenlere kiraya veriyoruz.’ dedi. Benim iki farklı devre mülküm vardı. ‘Birini Araplara satalım, biri sende kalsın.’ dediler. Onun üzerine tekrar para istediler, para yatırdım. O günden beri mağdurum. Ne alabiliyorum, ne satabiliyorum. Ben de bilmiyorum, yani bunların hepsi bir sahtekâr ordusu”. ifadelerini kullandı.

DEVRE MÜLK’TEN DEVRE TATİL’E ÇEVİRİP KELİME OYUNLARI YAPIYORLAR

Turizm mağdurlarından ismini vermek istemeyen bir katılımcı da ankaranethaber.com muhabirine yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Benim tahminim bunlar ‘Ponzi’ gibi bir şey. Ponzi terimi, yatırımcılara kendi paralarından geri dönenle veya sonraki yatırımcılardan gelen paralarla ödemenin yapıldığı bir dolandırıcılık yöntemi.

Yani insanları bir araya getiriyorlar, güzel şeyler vadediyorlar. Saadet zinciri gibi bir oluşum sergiliyorlar. Ondan sonrasında vaadedilen hiçbir şey yerine getirilmiyor. Devre mülkünüzü kullanmayacaksanız bu sefer aidat toplamaya başlıyorlar. Eskiden, ‘Kullanmayacaksanız biz sizin döneminizi başka birine kiralarız, ondan kiralama ücreti alırız.’ diyorlardı. Sonradan aidat işini çıkardılar. Beypazarı’na giderkenki Hitit Ayaş’tı bizim devre mülkümüz. Biz hiç gitmedik. Güya yeni binalar inşa edilecekti. Yani bir ton şey vadediyorlar ama hiçbir şey yapmıyorlar. Sonra da insanlara diyorlar ki, ‘Gelin sizin yerinizi satalım.’ Tabi içeride bir huzursuzluk başlayınca, insanlar durumdan memnuniyetsiz olunca ‘Hadi gelin satalım.’ diyorlar. Onun için ‘devre mülk’ten ‘devre tatil’e çeviriyorlar vs. Bir tür kelime oyunu yapıyorlar aslında. İkisi arasında çok farklı bir şey olduğunu sanmıyorum.

Eğer iki haftalık bir devre mülk hakkınız varsa, ‘Bunu birer hafta şeklinde bölelim, yılın farklı zamanlarında gelin kullanın.’ diyorlar. ‘Okey’ diyorsunuz, bu sefer de ‘Bunun için şu kadar para vermeniz lazım.’ diyorlar. ‘Satalım’ diyorsunuz, ‘Sizin yeriniz 300-500 bin lira eder ancak satmak istiyorsanız önden şu kadar para vermeniz gerekir, bilmem ne kâğıdı için, bilmem ne izni için falan.

Mesela, ‘Satmak istiyorsanız sizin yeriniz 800 bin lira eder’ deyip sizi tava getiriyorlar. Ben de, ‘Siz bana 200 bin lira verin, kalan 600 bin lirayı istemiyorum, sizin olsun’ diyorum. Ona da yanaşmıyorlar, veremeyeceklerinden değil, bu adamların derdi burayı sattırmamak. Mümkün olduğunca sizi sistemde tutmaya çalışıyorlar ve bir şekilde, işte sağdan-soldan para koparmaya çalışıyorlar sizden.” şeklinde konuştu.