MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Zillet, millete galip gelemeyecektir, Türkiye Yüzyılı’nın yakılan meşalesini söndüremeyecektir, Türkiye’nin önünü kesemeyecektir. ‘Siyaset yapıyorum’ diye çullarını yırtanlara, kumlu dereden geçip emeli çarpık olanlara Türk milletinin gönül kapıları sürgülüdür.” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, diri umutlarıyla 2023’e hazırlandıklarını, dengeli ve dirayetli siyasetleriyle gelecek yılın yol haritasını hazırladıklarını ifade etti.
2023 yılında başarmanın dışında ikinci bir seçenek tanımadıklarını belirten Bahçeli, millete gönüllerini verdiklerini, ülkelerine ömürlerini adadıklarını vurguladı.
Mevlana’nın “Aşk nasip işidir, hesap işi değil; aşk adayıştır, arayış değil.” sözlerini aktaran Bahçeli, millete adanmışlıklarının hesabi değil hasbi; aşklarının ise kuru laf değil kalbi hakikat olduğunu dile getirdi. Bu ilhamla Türkiye’nin her yerinde milletle buluştuklarını, dertleştiklerini anlatan Bahçeli, bu bağlamda gerçekleştirdikleri “Adım Adım 2023; Köyüm Benim Sohbet Toplantıları”nda 8 Ekim 2022’den bu yana 451 köyü şevkle ziyaret ettiklerini söyledi.
Bu hafta 81 köyü daha ziyaret edeceklerini aktaran Bahçeli, şöyle konuştu:
“Köylümüzün bir bakışı candır, bir sözü lider ülke Türkiye’nin şafağıdır. Toprağın dilini bilen, köyün ve köylünün hissiyatını her açıdan tanıyan bir Genel Başkan olarak diyorum ki, köylülerimizin her sorunu sorunumuz, her talepleri siyasi ahlakımıza emanettir. Kredi ekip borç kaldırdıkları dönemler artık geride kalacaktır. Mahsulleri para edecek, besileri karın doyuracaktır. Mazot, tohumluk, gübre, elektrik, ilaç gibi girdi maliyetleri Cumhur İttifakı ile birlikte mesele olmaktan eninde sonunda çıkacaktır. Türkiye’yi doyuran vatandaşlarımıza ne yapsak azdır, yetersizdir. Arka ayağıyla kulağını kaşıyanlar köylerimizi bilemez. El tavuğunu beslerken kümeste pisliği kalanlar köylülerimizle can beraberi olamaz. Yaparsak biz yaparız, yaparsa MHP ve Cumhur İttifakı yapar ve mutlaka başarır.”
Devlet Bahçeli, 13 Kasım 2022’de “2023’e Doğru: Aday Belli, Karar Net” temalı Elazığ mitingini, 20 Kasım’da ise Samsun mitingini yapacaklarını bildirerek, “Yılmamızı gözleyenler, vazgeçmemizi düşleyenler emin olunuz ki emeğin yerde kalmayacağını, çalışmanın millet nezdindeki mükafatını kesinlikle görüp yaşayacaklardır. Biz erik dalına basmıyoruz, boş sözlere asla kulak asmıyoruz, asmaya da hiç niyet etmiyoruz.” ifadelerini kullandı.
MHP lideri Bahçeli, 20’nci yüzyılın ilk 25 yılında eşi benzeri çok az görülmüş bir beka mücadelesi verildiğini, bu kısa zaman aralığında bir Türk devletinin yıkılıp yeni bir Türk devletinin kurulduğunu anlattı.
Osmanlı İmparatorluğu’nun küllerinden, tıpkı bir Anka kuşu gibi, milli bir devlet formatında Türkiye Cumhuriyeti’nin doğduğunu ve tarih sahnesindeki yerini aldığını belirten Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu yeni devlet mimarisi, bu yeni Türk devlet egemenliği mazinin bir reddi mirası olmayıp şartların zorluğundan, tarihin mecburi rota değişikliğinden ve bizatihi Türk milletinin kutlu iradesinden tecelli etmiştir. Anadolu topraklarında kurduğumuz üçüncü Türk devleti Türkiye Cumhuriyeti’dir. Bu itibarla Selçuklu Devleti Türk’tür, Osmanlı Devleti Türk’tür, Türkiye Cumhuriyeti de Türklüğün muzafferlik beratıdır. 99’uncu yıldönümünü kutladığımız Cumhuriyet, evvela cumhurun kararı, ardından tarihi müktesebatımıza dayanan kurucu kahramanların Milli Mücadele’nin üzerine inşa edip kararlaştırdıkları millet egemenliği ve demokrasi anıtıdır. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlar gökten zembille inmemişlerdir. Nitekim hepsi Osmanlı İmparatorluğu döneminde hayata gözlerini açmışlar, Osmanlı İmparatorluğu’na hizmet etmişler, başka bir alternatif kalmadığından Türkiye Cumhuriyeti’nin doğumunu sağlamışlardır.”
Devlet Bahçeli, 20’nci yüzyılı “Türk milletinin beka, Türkiye’nin de derlenme toparlanma yüzyılı” şeklinde tanımlayarak, şunları kaydetti:
“Bize göre, Cumhuriyet’in ilk evresi doğrusuyla yanlışıyla, fazlasıyla eksiğiyle 1923-1946 arasında vücut bulan 23 yıllık tek parti dönemidir. 1946-2017 yılları arasında tecessüm ve tezahür eden 71 yıllık çok partili parlamenter sistem hayatı Cumhuriyet’in ikinci evresidir. Cumhuriyet’in 2017’den geleceğe açılan üçüncü evresi ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile anılacak ve bu şekilde tanımlanıp anlam ve derinlik kazanacaktır. Yeni hükümet sistemi esasen önümüzdeki yeni bir Türk asrının mukaddimesidir.”
Bahçeli, Cumhuriyet’in üçüncü evresinin ve ikinci yüzyılının ruh köküyle felsefi muhtevasının, “Türkiye Yüzyılı” ifadesiyle ortaya konulduğuna işaret ederek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan “Türkiye Yüzyılı” beyanının devlet ve toplum hayatına yeni bir hedef, moment, nefes ve yepyeni bir ivme kazandırdığına işaret etti. Bahçeli, “Türkiye Yüzyılı çağrısı yeniden bir Kızılelma seferberliğinin tefekkür safhasından tezekkür, terakki, teklif ve tedarik sahasına geçişidir. Kanaatimiz odur ki, Türk milletine hizmet azmi Türkiye Yüzyılı kavrayışıyla daha da zirveye çıkacak, nihai gayemiz olan İ’la-yi Kelimetullah’a biraz daha yaklaştıracaktır.” diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, 5 Kasım 2000’de gerçekleştirdikleri 6’ncı Olağan Büyük Kurultay’da “Yüzyılla Sözleşme” hedefini açıkladıklarını anımsatarak, söz konusu beyanla “Türkiye Yüzyılı” kararlılığının üst üste çakıştığını, birbirini tamamladığını söyledi.
“Türkiye Yüzyılı’nın dünya geneline, insanlık gündemine tıpkı bir cemre gibi düşme mücadelesinde sonuna kadar varız ve buna da kararlıyız.” diyen Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Gelin, Türkiye Yüzyılı, vizyonunu birlikte oluşturalım, birlikte inşa edelim. Gelin, Türkiye Yüzyılını, yeni bir milli mutabakat zemini haline dönüştürelim.” çağrısına kulak verdiklerini ve davete icabet ettiklerini dile getirdi.
Türkiye Yüzyılı vizyonunun ruhunu ve özünü ifade eden 17 başlığın tümünü yerinde bulduklarını ve desteklediklerini vurgulayan Bahçeli, şöyle devam etti:
“Türk milleti sinesinden çağ açıp çağ kapatan Fatihler yetiştirmiştir. Türk milleti adalet, şefkat, iyi yönetim ve huzur açlığı çeken mazlumlara tarihin her devrinde hızır gibi yetişmiştir. Zira Türk milleti beklenendir, özlenendir, sevilendir, yolu gözlenendir, merak edilendir, hoşgörü ve merhametin sancak gibi yükselen erdemidir. İstiklal, istikbal, huzur ve şefkat yüzyılımızın kapısı aralanmıştır. Dünyadan Türk’ü ve Türkiye’yi çekip çıkarın, geriye hiçbir şey de kalmayacaktır. Tarihi yapan, tarihi yazan, tarihe kahramanlıklarıyla ilmi ve irfanıyla istikamet çizen Türk milletine de Cumhuriyet’in yeni yüzyılına mühür vurmak yakışacaktır. Türkiye Yüzyılı, örselenmek istenen hak ve hukukumuzun sembolüdür, görmezden gelinen hakikat mücadelemizin semeresidir, Türk yüzyılıdır, Türk tarihinin yüz akıdır, Türk milletinin yeni bir zafer atılımıdır.”
Bahçeli, muvaffak olacaklarını ve yüzyılın alnına Türkiye Cumhuriyeti’nin gücünü gururla yazacaklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
“Zillet ittifakı Cumhurbaşkanı adayının arayışıyla uğraşırken, Cumhur İttifakı eserleriyle, hizmetleriyle, haysiyetiyle ve vizyon projeleriyle konuşmakta ve göz doldurmaktadır. Leyleğin ömrü nasıl laklakla geçiyorsa, bunlarınki de dedikoduyla heba ve heder olmaktadır. Bu ittifakta buluşanların alayının aklını toplasınız bir incir kabuğunu doldurmayacaktır. Bunlarda ufuk yoktur, umut yoktur, huzur yoktur, hayır yoktur, halktan yana irade yoktur. Hep birlikte düşmüşler bir arka, yakında ya bir kuzgun kapacak ya da bir karga, durumları aynısıyla budur. Zillet, millete galip gelemeyecektir, Türkiye Yüzyılı’nın yakılan meşalesini söndüremeyecektir, Türkiye’nin önünü kesemeyecektir. ‘Siyaset yapıyorum’ diye çullarını yırtanlara, kumlu dereden geçip emeli çarpık olanlara Türk milletinin gönül kapıları sürgülüdür.”
Devlet Bahçeli, Türkiye Yüzyılı vizyonunun millete, ülkeye, Cumhur İttifakı’na, Türkiye’yi umut gören mazlum toplumlara hayırlı olmasını Cenabı Allah’tan niyaz etti, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, hükümetini ve partisini tebrik etti.
Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin milli ve yerli silah sanayisinin, imrenilecek seviyeye ulaştığını dile getirdi.
Türkiye’nin, 170 ülkeye savunma sanayisi ürünleri ihraç ettiğini ve hiç şakasının olmadığını belirten Bahçeli, “Milli güvenliğimizin, milli varlığımızın, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğümüzün risk ve tehlikelere atılması diye bir şey söz konusu olamayacaktır. Üzerimizde hesap yapan, punduna getirip ülkemize zarar vermeyi amaçlayan terör çeteleri ve muhasım ülkeler dikkat etsinler, akıllarını başlarına alsınlar, bizden söylemesi, dev artık uyanmakla kalmamış çok şükür muhteşem bir teknolojik atılımla ayağa kalkmıştır.” diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, yerli otomobil konusunda “Hani nerede? Milleti kandırıyorlar” sözlerine işaret eden Bahçeli, “Sayın Kılıçdaroğlu, sana kötü bir haber vereyim, Togg’un seri üretimi 2023’te başlıyor. Buna şimdiden hazır ol, siparişini vermek için de haydi şimdiden kuyruğa gir.” ifadesini kullandı.
Bahçeli, ilk yerli ve milli elektrikli otomobil olan Togg’un banttan indirilme törenine katılarak ortak sevinci paylaştığını ve bununla iftihar ettiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“(Tek bir fabrika kurulmadı) diyerek kuyruklu yalanlarına yenisini eklemekten utanmayan Kılıçdaroğlu, zaman bulursan, yolunu öğrenirsen, Gemlik’e gitmeni hassaten ve hakikaten tavsiye ediyorum. Kılıçdaroğlu, ABD’de ve bazı Avrupa ülkelerinde parlak beyin bulmak için gezip tozarken, ‘Bu beyinlerle Cumhuriyetin ikinci yüzyılını konuşacağım’ derken, pırıl pırıl zekalarıyla, gerçekten volkan ağzı gibi fışkıran akıl ve bilgi dolu beyinleriyle vatan evlatları, Gemlik’te harikalar yaratmışlar, hayranlık uyandıran işler çıkarmışlar. Sayın Kılıçdaroğlu, parlak beyinleri uzaklarda, John’da, Hans’ta, onda bunda değil, Ahmet’te, Mehmet’te ara, yabancısı olduğun Türk milletinde ara ve mutlaka bulacağını da kafandan çıkarma.”
MHP Lideri Bahçeli, Togg Gemlik Kampüsü’nün göz kamaştırdığını belirterek, “(Yapamazsınız) diyenler ters köşededir. ‘Başaramazsınız’ diyenler şarampoldedir. ‘Üretemezsiniz’ diyenler uçurumun dibindedir. ‘Satamazsınız’ diyenler de yakında tel tel dağılacaklardır. ‘Yerli otomobil üretmek intihardır’ diyenler ise Türk milletinin özgüvenini hançerlemek isteyen mandacılardır, hepsi birden yabancı beslemeleridir.” görüşünü paylaştı.
Bahçeli, Türkiye’nin, Avrupa’nın bir numaralı ticari araç üreticisi olduğuna dikkati çekerek, “Tablo böyleyken milli ve yerli bir otomobil markasına sahip olamamak hepimizi rahatsız etmedi mi? Bundan dolayı içimiz acımadı mı? Günden güne özlemlerimiz kabarmadı mı? Elbette bu iç muhasebe mahiyetli sorularım Kılıçdaroğlu ve diğerleri için geçerli değildir, zira onlar her yapılanı karalamakla, her yapılana kulp takmakla meşgul olmaktan gayrimilli şekilde haz almaktadır.” sözlerini sarf etti.
Devlet Bahçeli, Togg’un fikri ve sınai mülkiyet haklarının yüzde 100 Türkiye’ye ait olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:
“Sayın Kılıçdaroğlu, ‘Hani nerede?’ diyordun, işte her şey meydanda, gerçi gemlenmiş iradenle Gemlik’e baksan bile göremeyeceğini de aziz milletimiz gayet iyi biliyor. Togg Gemlik Kampüsü tam kapasiteye ulaştığında her yıl 175 bin aracın üretileceği, 4 bin 500 kişiye doğrudan, 20 bin kişiye dolaylı iş imkanı doğacağı anlaşılmış ve bu sevindirici gerçek ortaya çıkmıştır. 2030 yılına kadar üretilecek 1 milyon otomobille milli gelirimize 50 milyar dolar seviyesinde bir destek de sağlanmış olacaktır. Bize düşen ‘bu imrenilecek milli başarının ucundan tutan kim varsa Allah onlardan razı olsun’ demektir. Sayın Cumhurbaşkanımıza, ilgili bakanlarımıza, mühendislerimize, işçilerimize, iş adamlarımıza yürekten teşekkür ediyorum. Togg’un Türkiye’mize, Türk milletine ve tüm vatandaşlarımıza hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Hamdolsun aşı tutmuştur, sabırla verilen emekler meyvesini vermiştir.”
MHP Genel Başkanı Bahçeli, Türkiye’nin, bir yanda siyasi istikrar ve güvenliğini, diğer yanda da ekonomik istikrar ve dengesini aynı anda başarmış bir ülke olduğunu dile getirerek, “Bunun gerisinde de Cumhur İttifakı’nın vatan ve millet sevdasıyla billurlaşmış sağlam iradesi, ilaveten de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yönetim hayatımıza kazandırdığı milli, stratejik, tutarlı ve bütünüyle milletimize dayanan muteber özellikleri bulunmaktadır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne, ‘şahsım hükümeti’ ve ‘tek adam rejimi’ diyenler Cumhuriyet’i ve yeni yüzyılını karalamak için ellerine tutuşturulmuş talimat listelerine müzahir hareket eden devşirilmiş zihniyetlerdir.” değerlendirmesinde bulundu.
Devletin, milletiyle el birliği halinde olduğunu ve omuz omuza duruş sergilediğini dile getiren Bahçeli, şöyle devam etti:
“Tehdit nereden gelirse gelsin, Türk milleti tek yürek, tek nefes, tek bilek halinde azgınlaşan tehditlere karşı koyacaktır. Dünyayı Türkçe okuma amacı, Türkiye Yüzyılı’nın ana çatısı olacaktır. Milli kimliğin, milli birlik ve kardeşliğin kudreti, maşeri vicdanda saklı duran hükümran maziyi tekrar ayaklandıracaktır. Başkalarına özenen, başkalarını taklit eden, kendine güveni olmayan, kendi insanına hor bakan, Tanzimatçı ablukanın altında on yıllardır debelenen siyasi ve sosyal elitler, Türkiye’nin büyüklüğünü ve tayin edilmiş kutlu hedefleri anlayacak ve anlamlandıracak asgari milli ruha sahip olmayan nasipsizlerdir. Gelişmeyi sarıktan fese, festen şapkaya geçişte görenlerin, yakıcı meselelerin özüne nüfuz etmeden şekilde, gösterişte ve yüzeyde çırpınanların, milletimize anlatacağı hiçbir şey de olamayacaktır.
Cumhuriyet’in yüzüncü ve devamında başlayacak yeni yüzyılı, sıradan bir takvim değişikliği değildir. Bu durum ülkemiz ve milletimizle birlikte beşeriyeti, Türk-İslam alemini ve dünyanın tamamını yakından ilgilendiren tarihi bir kavşak noktasına işaret etmektedir. Zira beşeriyet sahnesinin ışıkları artık Türk milletini aydınlatmaktadır. Geçmiş yüzyılın kaotik dar kalıplarına sıkışıp kalanlar için Cumhuriyet’in gelecek yüzyılı sadece kuru hamasetten öte bir manaya gelmeyecektir.”
Bahçeli, Rusya-Ukrayna arasındaki savaşın İstanbul’da çözülme ümidi, Kanal İstanbul Projesi’nin İstanbul’dan tüm dünyayı etkileme kapasitesi, tahıl koridorunun ağırlık merkezi olarak İstanbul’un sivrilmesinin, Türkiye’nin siyaset ve diplomaside 2023’e ve müteakip yıllara tesir kuvvetinin de ön habercisi olduğunu anlattı. Bu yüzden Cumhuriyet’in yeni yüzyılının, Türkiye Yüzyılı’nın doğumu ve doğruluşu olduğunu vurgulayan Bahçeli, şunları söyledi:
“Bu yüzyılda zillete yer yoktur. Kaldı ki zillet demek tarihin gerisine düşmek demektir. Zillet demek medeniyet ve milletler mücadelesinden yenik çıkmak demektir. Zillet demek eğilmiş baş, çökmüş diz, taviz ve teslimiyet döngüsüne hapsolmuş siyaset anlayışı demektir. Bizim böylesi bir karanlık ve köhne siyaset anlayışına asla tahammülümüz yoktur. Bizim ABD’deki bir benzinlikte, şaibeli isimlerle hamburger yiyen tok esirlerle yürüyecek yolumuz kesinlikle yoktur. Bizim zillete değil, cumhurun zaferiyle perçinlenmiş, Cumhuriyet’in 100’üncü yıl dönümüyle taçlanmış şahlanmaya ihtiyacımız vardır. Türkiye Yüzyılı vizyonu açıklanır açıklanmaz, CHP’lilerin taciz ve tahrik sırasına girmeleri, mesnetsiz itham ve isnatlarla çarpıtma görevini üstlenmeleri, hayasızlığın, siyaset görüldüğü ayıplı bir durumdur.”
Devlet Bahçeli, CHP’li Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in, “Vizyona bakın, gözlerim yaşardı iki gündür. Vizyona bakın, ikinci yüzyıl vizyonuna, tank, top, SİHA, İHA, vur, öldür, kahramanlık türküleri, Cumhuriyet bunun için kurulmadı.” sözlerini eleştirdi.
“Belediyesinde PKK’lıları işe alıp terör yuvası haline getiren CHP’li bir belediye başkanından başka bir söz duymak mümkün müdür?” sorusunu yönelten Bahçeli, “Teröristler sınır içinde, sınır ötesinde, dağda, ovada, bu küstahın yönettiği belediyede yakalanıp etkisiz hale getirildikçe kuduruyorlar, çılgına dönüyorlar. And olsun sizi kudurtmaya devam edeceğiz. Sayın Belediye Başkanı, hasbelkader seçildin ama hasbelkader Akdeniz’e dökülmeyeceksin. Biz kahramanlık türküleri söyleyeceğiz, siz saklanacak delik bile bulamayacaksınız. Tankımızdan, topumuzdan, SİHA’mızdan, İHA’mızdan rahatsız olanlar terörün yedeğine düşmüş onursuzlardır, nitekim onlara huzur yüzü, rahat, merhamet yoktur.” dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, Kılıçdaroğlu’nun, “Erdoğan benim aday olmamdan çok korkuyor” sözlerine, “Sayın Kılıçdaroğlu, davul sende, tokmak başkasında, önce aday ol, sonra konuş. Ardından da siyasetinde milli ve ahlaklı olmaya çalış.” karşılığını verdi.
Bu zihniyetin zehirli ve zillette olduğunu ifade eden Bahçeli, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Sözde bir film yönetmeninin, düzenlenmiş bir ödül töreninde, PKK havarisi, terör heveslisi TTB Başkanı için ‘Sırf barış dedi diye hapse attılar’ sözü ve aldığı kirli ödülü söz konusu bölücü şahsa ithaf etmesi de zillet ittifakının kokuşmuş ana fikri, ana eğilimidir. Terörizme, ihanete, melanete, rezalete barış diyenler, barışın yegane düşmanıdır. Bu tiplerin barış, adalet, demokrasi ve özgürlük çıkışları Türkiye’ye kurulmuş bir nevi bombalı tuzaktır. Buna karşılık doğrudan yana tavır alan, Türk Silahlı Kuvvetleri’mize iftira atıldığını haykıran, bu suretle milletimizin takdirini toplayan gerçek sanatçımız Burak Haktanır’ın cesareti ve dik duruşu da hakikaten alkışlanacak düzeydedir ve kendisini tebrik etmek, helal olsun demek boynumuzun borcudur.”