Bugün günlerden cumartesi. Ramazan başlayalı bir hafta olmuş. Günler nasıl da hızlı akıyor; bir yokuştan kayar gibi. Bu yıl Ankara’ya ne kış geldi ne kar yağdı. Hava sıcaklığı 18 dereceyi bulmuşken ve bahar kapıyı çalmışken Ankara Kalesi’nin gezmenin tam sırasıydı.

Biri sanat tarihçisi, biri gazeteci ve PİAR Şirketi sahibi iki dostla, (M. Vehbi Uysal ve Ercan Halıcı) Ulus Heykel güzergâhını izleyerek Ankara Kalesi’ne gitmek üzere yoldayız. Trafik kilit. Özellikle Bentdere kavşağından başlayıp Hisar Parkı Caddesi’nden Kale giriş kapısına kadar araç yoğunluğu var. 

Hava güzel olunca adeta herkes kendini dışarıya atmış. Anadolu Medeniyetleri Müzesi önünde araç yoğunluğu ile insan kalabalığı birbirine karışmış. Rahmi Koç Müzesi ile Ankara Kale kapısı önünde de aynı yoğunluk. Otoparklarda yer yok. Kalenin üst taraflarına devam ediyoruz ve nihayet bir araçlık boş yer karşımıza çıkıyor. Ara sokaklardan, dönüşüm projesi bekleyen yıkıldı yıkılacak harap evler arasından iç kale kapısına iniyoruz. Meğer asıl kalabalık Kale’nin içindeymiş. Bir kalabalık bir kalabalık, iğne atsan yere düşmez. 

Ankara Kalesi’nde yeni atölye-galeri açan bir ressam arkadaşı ziyarete gideceğiz. Ressam İbrahim Özat, Karamanlı. İbrahim bizi kale kapısında karşıladı. Önce Pilavoğlu Han’a giriyoruz. Küçük küçük sanatçı atölyeleri, butik iş yerleri, galeriler. Üst kata çıkıyoruz. Burada önce ahşap üzerine yoğunlaşmış bir ressamı, Buluş Aksoy’u ziyaret ediyoruz. Buluş hanım, ahşap ustası. Ahşaplar onun sanat ve emek imbiğinden süzülerek yeniden hayat buluyor. Sonra heykeltıraş Eylem Akgül Sunguroğlu’nun mekânına geçiyoruz. Odanın yarısı pencere ve Ankara bütün güzelliğiyle karşımızda. Pencere önünde birkaç dakika oturmak bile insanı dinlendirmeye yeterli. Bu tür pencere önlerini ilham kaynağı görürüm. 

Rençber Han’da da sanatçı atölyeleri açılmaya başlanmış. Şimdilik bazı odalar boş ama ressam Aykut Karahan’ın atölyesi tıklım tıkış eser dolu. Eserlerine bakmaktan gözlerimi alamadım. Karahan, yağlıboya çalışıyor.

Nihayet İbrahim Özat’ın atölyesindeyiz. Özat uzun yıllar Torosların eteklerindeki hayatı; yörükleri, keçileri, ağaçları ve kadınları gözleyip onları çizmiş. Şimdilerde Anadolu uygarlıkları ile arkeolojik eserlerden bir seçki hazırlama derdinde. Atölyedeki masanın üzerinde yarısı tamamlanmış bir Zeus yağlıboya çalışması dikkatimi çekti.

“Ankara’da gezilecek yer mi var?” diyenlere kızmıyorum. Yazık, yaşadıkları şehirden haberi olmayan kişiler onlar. Sadece Ankara Kalesi çevresini adamakıllı gezmek istiyorum deseniz, en az dolu dolu üç gün ayırmanız gerekir. Ankara Kalesi’nde tarih var; Roma, Bizans Selçuklu ve Ahiler. Kale’nin her yerinde Selçuklu kokusunu hissedersiniz. Aslanhane’den aşağıya doğru Ahi Cumhuriyeti’nin izlerini görürsünüz. Kale çevresi Türkiye’nin sanat merkezi olmaya aday. Biraz tanıtım, çokça destekle bu iş kotarılır.

Kaleden, göz bebeklerimde tuvallerden sinmiş pastel renklerle Söğütözü’ne gidiyorum. Ufukta günbatımının kızıllığı başlıyor. Ankara merkezli Kartallar Holding’in binasında Başkent Ankara Meclisi’nin (BAM) iftarındayım.

BAM, Ankara’nın en büyük sivil toplum çatı kuruluşu. Başkanlığını 25, 26 ve 27. Dönem Ankara Milletvekili Nevzat Ceylan yapıyor. Ceylan, Doğa Koruma Vakfı’nın da başkanı. Ankara’yı, beldelerinden köylerine, ırmaklarından, ormanlarına, kuşlarından yaban hayatına, kültürüne onun kadar iyi bilen başka bir isim gösterilemez. Ankara ile özdeşleşmiş bir isim Nevzat Ceylan.

Davetliler arasında, milletvekilleri, valiler, 30’dan fazla hemşehri derneği federasyonu genel başkanı, çok sayıda sivil toplum kuruluşu başkanı ile kanaat önderlerinin bulunduğu iftardan sonra bir vefa örneğine tanık olduk.

Ankara’ya yaptıkları unutulmaz hizmetleri nedeniyle BAM Yönetim ve Denetim Kurulu kararıyla her yıl iki veya üç isme verilen Üstün Hizmet ve Başarı Ödülü için bu yıl, kurucu üyelerden üç isim seçilmiş. Ankaralılar adına bir vefa örneği olarak kabul edilen Üstün Hizmet ve Başarı Ödülleri’ne layık görülen isimler şunlardı.

-Saffet Arıkan Bedük: 20 ve 21. Dönem Ankara Milletvekili ve E. Ankara Valisi,

-Hamdi Eriş: 19. Dönem Ankara Milletvekili ve 

-Şevket Bülent Yahnici: 21. Dönem Ankara Milletvekili.

Başkent Ankara Meclisi’nin geleneksel iftar programı, plaketlerin takdimi ve hatıra fotoğraf çekimlerinin ardından sona erdi. Ankara’da bir cumartesiye çok güzellikler doldurduğum ömürden bir gün böyle geçti.

CEVAP VER