‘Konya Buluşması’ programında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana muhalefet partisinin en büyük hedefinin hizmet ve eserleri sabote etmek olduğunu vurgulayarak, “Türkiye’nin, zarar görmesi pahasına yürütülen bu muhalefet anlayışını tasvip etmediğini her seçimde gördük. Buna rağmen aynı tavırlarını, 16 Nisan halk oylaması dâhil, inatla sürdürdüler. Biz en başından beri, Anayasa değişikliğini kendimiz için değil, ülkemiz ve ülkemizin geleceği için istediğimizi söylüyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘Evet Platformu’ tarafından Konya’da düzenlenen ‘Konya Buluşması’ adlı programda vatandaşlarla bir araya geldi. Kılıçarslan Şehir Meydanı’nda gerçekleşen programda, Cumhurbaşkanı Erdoğan vatandaşlara hitaben bir konuşma yaptı.
“TÜRKİYE’NİN YÖNETİM SİSTEMİ DEĞİŞİNCE, MİLLETİN ÖNÜNE ÇIKACAK YÜZLERİ KALMAYACAK”
Hz. Mevlana’nın çağrısına uyup her fırsatta Konya’ya geldiklerini ve gelmeye devam edeceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendileri Konya’nın geçmişine ve bugününe sahip çıkarken, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Konya vekilinin halk oylamasında ‘evet’ diyenleri İzmir’den denize dökmekten söz ettiğini hatırlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunca yıl Konya’nın ekmeğini yemiş, suyunu içmiş birisi, nasıl olur da böyle zırvalar, bilemiyorum. Eminim Konyalı bu densize haddini Pazar günü bildirecektir. Tabii onun şahsında aynı izde gidenlere de bildirecektir. Bu zihniyete ilk dersi Pazar günü sandıktan vereceğinize inanıyorum” diye konuştu.
Ana muhalefet partisinin eski ve yeni genel başkanlarıyla, milletvekilleriyle tamamen pusulayı şaşırmış durumda olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabii bunların derdi büyük. Türkiye’nin yönetim sistemi değişince, artık milletin önüne çıkacak yüzleri kalmayacağını çok iyi biliyorlar. Hem “göbeğini kaşıyan adam” diyerek, “bidon kafalı” diyerek, “makarnacı” diyerek bu millete hakaret edip, hem de ülkenin yönetiminde söz sahibi olma devri bitiyor. Bunlar ondan dolayı çıldırıyor” dedi.
“PAZAR GÜNÜ TARİHÎ BİR DEVRİM YAŞANACAK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bundan sonra hükûmetlerin, mecliste, otel lobilerinde ve medya patronlarının yalılarında yapılan pazarlıklarla değil; sandıkta doğrudan millet tarafından kurulacağını vurguladı ve milletin yarısından fazlasının gönlüne girerek ülkeyi yönetecek bir Cumhurbaşkanının bu zihniyetten çıkmasının mümkün olmadığını söyledi.
Hz. Mevlana’nın, işaret ettiği üzere insanda ‘okyanus gibi bol şahsiyet, elif gibi dimdik şahsiyet’ olması gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konyalı vatandaşları 16 Nisan halk oylamasında ‘evet’ diyerek haysiyet ve şahsiyet fukaralarına ders vermeye, geçmişini ihya edip geleceğine sahip çıkmaya çağırdı.
Pazar günü tarihî bir devrim yaşanacağını ve o günün akşamı sonuçlar açıklandığında Türkiye’nin bayramı olacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunu anlamayanlar olabilir, varsın anlamasınlar. Benim milletim anlıyor ya bu yeter” diye ekledi. Demokraside, geleceğe sahip çıkmanın, önce sandığa gitmekle, sonra da sandığa atılan oya sahip çıkmakla başladığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara mutlaka sandığa gitmeleri, sandık müşahitlerine de oy sayımları tamamlanıp tutanaklar seçim kurullarına teslim edilinceye kadar görev yerlerinden ayrılmamaları ve sandığa sahip çıkmaları tavsiyesinde bulundu.
AGİT RAPORU
AGİT’in (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı) heyetinin 16 Nisan halk oylamasında ‘evet’ çıkması durumunda ‘birçok sıkıntının olduğu anlamına geleceği’ yönündeki açıklamalarda bulunduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilgili heyetin böyle bir görevinin olmadığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Evet çıkarsa ne olur, hayır çıkarsa ne olur, sen bunu konuşamazsın. Her yerde ‘evet’ varmış, ‘hayır’ görmemiş. Onu sen bu noktada çalışmayan partinin yetkilileriyle konuş, diğer tarafıyla konuşamazsın, böyle de bir rapor veremezsin. Versen de vermesen de Pazar akşamı bu millet ‘evet’iyle gereğini yapacaktır” açıklamasında bulundu.
‘Aşk adamı ağlatır, dert adamı söyletir’ sözüne atıfta bulunarak, kendilerinin hem dertli hem âşık olarak, aşklarının millet, dertlerinin memleket olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yüzden gece gündüz çalıştıklarını, Türkiye’nin 81 ilini Başbakan Binali Yıldırım ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile dolaşıp milletle kucaklaştıklarını, televizyon kanallarından millete seslendiklerini aktardı.
“TEK GAYELERİ, HÜKÛMETİ İŞ YAPAMAZ HÂLE GETİRMEK”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ‘Neyiniz eksikti, neyi yapamadınız da Anayasayı değiştiriyorsunuz’ dediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçtiğimiz 14 yıl boyunca, ülkemize ve milletimize hizmet getirmek için attığımız her adımda bunların ayağımıza nasıl çelme taktıklarını biz çok iyi biliriz. Sürekli Meclis’i bloke ettiler. Her fırsatta Anayasa Mahkemesini yol ettiler. Kendi tıynetlerindeki meslek kuruluşları aracılığıyla mahkeme mahkeme dolaştılar. Sanmayın ki amaçları hukuku korumak, adaleti sağlamak… Kesinlikle öyle bir dertleri yoktu. Tek gayeleri, hükûmeti iş yapamaz hâle getirmekti” şeklinde konuştu.
Ana muhalefet partisinin en büyük hedefinin hizmet ve eserleri sabote etmek olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin, zarar görmesi pahasına yürütülen bu muhalefet anlayışını tasvip etmediğini her seçimde gördük. Buna rağmen aynı tavırlarını, 16 Nisan halk oylaması dâhil, inatla sürdürdüler. Biz en başından beri, Anayasa değişikliğini kendimiz için değil, ülkemiz ve ülkemizin geleceği için istediğimizi söylüyoruz. Nerelerde tıkanıklık yaşandığını, neye ihtiyaç olduğunu çok iyi görüyoruz” sözlerine yer verdi.
“YENİ DÖNEMDE, MİLLETİMİZİN GÖNLÜNE GİRECEK ÇALIŞMAYI ORTAYA KOYAN HERKESİN ÖNÜ AÇIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Esasen, Anayasa ve onunla birlikte yönetim sistemi meselesi, bugünün konusu da değildir. Çok daha eski tartışmaları bir kenara bırakıyorum, en azından son 6-7 yıldır, bu konu neredeyse gündemden hiç düşmemiştir. Peki, bunları niye yaptılar? Milletimiz için böylesine hayati bir meselede katkı vermek yerine, sürekli takoz olmayı niye tercih ettiler? Sağ olsun, Milliyetçi Hareket Partisi, 18 maddelik bu pakete destek verdi de meseleyi asıl sahibine getirdik, milletimizin önüne getirebildik. Keşke CHP de bu çalışmanın içinde yer alsaydı. Ama almadı. Tıpkı MHP gibi, onlar da katkılarını sunsaydı ve çok daha geniş bir paketle milletimizin karşısına çıksaydık. Ama olmadı, olmaz. Çünkü bunlar beyaza siyah demekle maruftur. Hiçbir zaman bunlar iyi niyetle yaklaşmadılar.”
AK Partili, MHP’li, BBP’lilerle birlikte, CHP’ye, HDP’ye, Saadet Partisi’ne ve diğer partilere gönül vermiş vatandaşlara, “Gelin hep birlikte 16 Nisan’da ülkemizi yeni yönetim sistemine kavuşturalım” çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları ekledi: “16 Nisan, bu Anayasa değişikliğini Meclis’te destekleyenlerin yanında, tüm partilere oy veren vatandaşlarımız için de yeni bir fırsattır. Artık, kifayetsiz genel başkanlara mecbur değilsiniz. Artık millete sürekli yalan söyleyen müflis siyasetçilere mahkûm değilsiniz. Yeni dönemde, milletimizin gönlüne girecek çalışmayı ortaya koyan herkesin önü açıktır.”
Saadet Partili bir grup kadının, halk oylamasında ‘evet’ diyecekleri İzmir’de denize dökmekle tehdit eden Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt’u makamında ziyaret ettiğini öğrendiğini ve buna çok üzüldüğünü sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çünkü ben o kökeni, o menşei tanırım. Böyle zillet içindeki bir kişiyi nasıl oluyor da gidip ziyaret ediyorlar” ifadelerini kullandı.
