İstanbul Okan Üniversitesi Bekir Okan Kültür, Sanat ve Kongre Merkezi’nde 11 Aralık 2019 Çarşamba günü gerçekleşen törende Almanya Eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff’a fahri doktora verildi.
Wulff, İstanbul Okan Üniversitesi tarafından Almanya’da yaşayan Türklerin kültürel değerlerini koruyarak, sosyal hayat alanında entegre olmalarına yönelik çalışmaları ve Türkiye-Almanya ilişkilerinin geliştirilmesi hususundaki samimi çabaları nedeniyle fahri doktor unvanına layık görüldü.
Bu unvanın gerekçesini İstanbul Okan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Koçak şu sözlerle açıkladı: “Christian Wilhelm Walter Wulff, görev süresi boyunca Türkiye-Almanya arasındaki ilişkilerin eğitim ve kültür de dâhil olmak üzere çok yönlü olarak geliştirilmesinde üstün bir gayret sarf etmiştir. 2010 yılındaki Türkiye ziyareti sırasında TBMM’inde kabul edilmiş ve mecliste konuşma yapan ilk Alman Cumhurbaşkanı olmuştur. Sayın Wulff, Türkiye’nin bölgesel güvenlik ve istikrar adına oynadığı önemli rolü bilen ve her fırsatta Türkiye’nin AB üyelik sürecine destek veren bir siyaset ve devlet adamıdır.
Sayın Wulff, hem Cumhurbaşkanlığı döneminde hem de sonrasında, popülist söylemlerin arttığı ve liberal değerlerin etkisini kaybettiği günümüz dünyasında önemini daha da iyi anladığımız bir kavram olarak “çok kültürlülüğe” vurgu yapmaktadır. Görevde bulunduğu süre içerisinde, kendi ülkesinde yaşanan çok kültürlülük-entegrasyon tartışmasının yoğun olduğu dönemde de çok kültürlülüğü öne çıkarmıştır. Sayın Wulff, Almanya’da yaşayan Türklerin kendi kültürel kimliklerini koruyarak yaşamın her noktasında varlık göstermeleri çağrısında bulunmuştur. Almanya’da yaşayan Türklerin kültürel değerlerini koruyarak, sosyal hayat alanında entegre olmalarına yönelik çalışmaları ve Türkiye-Almanya ilişkilerinin geliştirilmesi hususundaki samimi çabalarından dolayı; Sayın Christian Wilhelm Walter Wulff’a, Uluslararası İlişkiler alanında Fahri Doktora unvanı verilmesinin uygun görüşle kabulüne oy birliği ile karar verilmiştir.”
Wulff’a cübbesini İstanbul Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan ve Rektör Prof. Dr. Mustafa Koçak giydirdi.
Almanya Eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff törende “Üniversitenizden fahri doktora unvanı almak benim için bir onurdur. Aynı zamanda Alman-Türk ilişkilerine büyük katkıda bulunan insanların temsilcisi olarak bugün, burada bu unvanı aldım” diye konuştu.
Wulff sözlerine şöyle devam etti: “Bana her zaman Türkiye ile ilişkilerimin neden bu kadar özel olduğunu soruyorlar. Almanya’da bir Türk aile vardı. Onların babaları bir gün bana dedi ki ‘Ben Almanya’ya geldim, eşim, çoluğum, çocuğum da geldi. Şimdi torunlarım da burada yaşamaya başladı. Burası bizim vatanımız. Biz burada kalacağız ve bunu da Almanlara göstereceğiz. Biz Türk olmaktan gurur duyuyoruz ve Almanya’da yaşamaktan mutluyuz. Neden bir seçim yapalım ki? Her ikisini de olmak istiyoruz ve burada yaşamak istiyoruz’. Bu sözler beni gerçekten çok etkiledi.
İlişkimin özel olmasının ikinci sebebine gelince… Cumhurbaşkanlığı dönemimde bir kitap yayınlandı. Tamamen Müslüman insanlara karşı önyargılıydı. Bu kitapla ilgili olarak birçok Alman vatandaşı olan genç bana yazdı. Dediler ki ‘Sayın Cumhurbaşkanım siz bizlerin, camilerin, imamların ve bizim dinimizin de Almanya’ya ait olduğunu söylerseniz size inanırlar.’ Bunun üzerine ben İslam dininin Almanya’da varlığını sürdürebileceğini ifade ettim. Mentorluk görevini üstlenenler, yol gösterenler hep bireylerdir. Gençler, lütfen siz de birer yol gösterici olun.”
“Tüm dünyada nefret gayet gündemde. Atatürk’ün
‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ sözünü unutmayalım”
Wulff konuşmasında Atatürk’ten bir alıntı da yaptı. “Günümüzde, dijital dünyada birçok haber var. Bunların ne kadarı doğru? Yalan, yanlış haberler de yandaşlarını bulabiliyor. Dolayısıyla dünyada kutuplaşmalar başlıyor. Radikalleşmeler de tabii. Tüm dünyada nefret gayet gündemde. Bu tür gelişmeleri üzüntüyle izliyorum. Atatürk’ün bir sözünü hatırlatmak istiyorum. Yurtta sulh, cihanda sulh.”
Wulff konuşmasında İstanbul Okan Üniversitesi’nden, kampüsünden, öğrencilerinden, Okan ailesinden olağanüstü etkilendiğini de ifade etti. “Bu Üniversitenin Çin, Arap dünyası, Rusya ve Batı ile olan ilişkilerinin derinleştirilmesine devam ettiğini görünce çok mutlu oldum” dedi.
