KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, konuların kendi içlerinde tekrar tekrar tartışılmasıyla bir yara varılamayacağını, dört başlığın bütünlüklü olarak ele alınması gerektiğini, Birleşmiş Milletlerin de bu konuda yardımcı olabileceğini söyledi.
Kıbrıs Türk tarafının, kurullardaki karar alma süreçlerinde her iki taraftan da en az bir onayın aranmasını talep ettiğini kaydeden Akıncı, “Bu konuda henüz bir uzlaşma noktasında değiliz” dedi.
AYNI KONU ETRAFINDA KONUŞMAK ARTIK BİTMELİ
Aynı konuların tekrar tekrar görüşülmesi ile ilerleme kaydedilemeyeceğini vurgulayan Akıncı, “Kaç defa daha (iki taraftan en az) bir oyun gerekli olduğunu anlatmak durumunda olacağız, ya da onlar kendi pozisyonlarını kaç defa daha anlatmak durumunda kalacaklar? Aynı konuların etrafında konuşmak artık bitmeli, artık bir genel çerçeveyi ortaya çıkarmak için Birleşmiş Milletler daha fazla yardımcı olmalı” dedi.
2004’te çözüm sürecinde olduğu gibi boşlukları doldurma yetkisinin BM’ye verilmesini her iki tarafın da istemediğini ancak, tarafların bazı konularda hapsolup kalabileceğini, bunun kendisini göstermeye başladığını kaydeden Akıncı, “Bir konuda hangi noktaya Rum tarafının gelebileceğini görürsem, başka bir konuda ben ona yaklaşabilirim ve dengeli bir uzlaşı yolu bulunabilir… Mesela dönüşümlü başkanlık konusu: Hepimiz biliyoruz ki günün sonunda bu olacaktır ama Rum lider başka bir konuda bir şeyler görmek istiyor” dedi.
Güvenlik konusuna ancak beşli konferansta son şeklinin verilebileceğini, toprakta da son noktaya yaklaşıldığını ve bu safhada gündem yapılamayacağını belirten Akıncı, ancak geriye kalan dört başlıkta konular arasına ilişkiler kurarak BM’nin yeni düşünceler geliştirip yardımcı olabileceğini söyledi.
Bugünkü 4 saatlik görüşmenin üç saatini karar almada etkin katılımı tartıştıklarını ancak bir yakınlaşma sağlanamadığını ifade eden Akıncı, bu şekilde gidilirse Temmuz ayına kadar ilerleme kaydedilmeyebileceğini söyledi.
Ortada bir tarafın BM’ye hakemlik verilmesi diğerinin verilmemesi taraftarı olduğu şeklinde bir durum bulunmadığını belirten Akıncı, BM’nin taraflara yardımcı olabilmesi konusunda “belki nüansta farklıklar” bulunabileceğini söyledi, bu nüans farkının da yakın zamanda ortadan kalmasını temenni etti.
TEMMUZDA GERGİNLİK YAŞANABİLECEĞİ UYARISINI TEKRARLADI
BM’nin hakemlik rolüne soyunmadan resmi öneri sunmadan taraflar arasında mekik diplomasi yaparak yaratıcı düşüncelerle yardımcı olması gerektiğini kaydeden Akıncı, erken bir çözüme ulaşmak isteniyorsa yapılması gerekenin bu olduğunu belirtti ve Temmuz’da Kıbrıs Rum tarafının yeni doğal gaz arama çalışması başlatması halinde yeni gerginliklerin de yaşanabileceği uyarısını yineledi.
Doğal gaz zenginliklerinin Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumların ortak malı olduğunu ve iki tarafın yararına kullanılması gerektiğini ifade eden Akıncı, ancak bu kaynaklar için çalışmaların çözüm bulmadan başlatılmasının gerginliklere neden olacağını söyledi.
DÖNÜŞÜMLÜ BAŞKANLIK OLDUĞU YERDE
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıslı Türkler açısından siyasal eşitliğin önemli konularından olan Dönüşümlü Başkanlık konunun da olduğu yerde durduğunu (bir ilerleme kaydedilmediğini) ifade etti.
YASAL İKAMETGAH KONUSUNDA ASKIDA KALAN TANIMLAMADA MUTABAKAT
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı bugün ele alınan konulardan biri olan, üzerinde daha önce büyük oranda uzlaşıya varılan “yasal ikametgah” konusunda askında kalan bir tanımlamada mutabakata varıldığını ifade etti.
ENOSİS PLEBİSİTİNİN ANILACAK GÜNLER KAPSAMINA ALINMASI….
Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması anlamı taşıyan ENOSIS için 1950’de Kıbrıs Kilisesi tarafından yapılan plebisitin okullarda anılacak günler arasına alınmasını öngören yasal düzenlemenin, Güney Kıbrıs’ta bertaraf edilmesi için yapılan başka bir yasal düzenlemenin, Güney Kıbrıs Anayasa Mahkemesi’ne Kıbrıs Rum Lider Anastasiadis tarafından gönderilmesinin toplantıda gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine Akıncı, Anastasiadis’in, yasanın, Anayasa Mahkemesi’ne verilmesiyle, “Enosis Plebisitinin anılacak günler arasına alınmasını öngören yasal değişikliği de geçersiz kılacağı” açıklamasını yaptığını kaydetti.
“ENTERESAN BİR AÇIKLAMA”
Anastasiadis’in açıklamasının “enteresan” olduğunu ifade eden Akıncı, Anastasiadis’in bahse konu yasal düzenlemeyi bertaraf eden yasal değişikliğin Anayasa Mahkemesi’ne vermesiyle Anastasiadis’in hem partisi DİSİ ve ana muhalefet AKEL’in yasanın geçmesi için ortaya koyduğu çabalara gerekli saygıyı göstermemiş olduğunu, hem de Kıbrıslı Türklerin hassasiyetlerinde gereken önemin vermemiş olduğunu söyledi.
Akıncı, Anastasidis’in partisi DISI içerisinden siyasiler de bazı hukukçular tarafından da yasanın Anayasa Mahkemesi’ne götürülmeden de çözülebileceğini pek çok kez dile getirildiğine de işaret etti.
RUM TARAFININ YANLIŞLIKLARINDAN ÇÖZÜM ŞANSINI HEBA ETMEK İSTEMİYORUZ
Kıbrıs Türk tarafı olarak Kıbrıs Rum tarafının yanlış tavırlarından dolayı masadan çekilmeyeceklerini açıkladıklarını ifade eden Akıncı, Kıbrıs Rum tarafında çözüm yönünde niyet görmek istediklerini, Kıbrıs Rum tarafının yanlışlıkları yüzünden çözüm şansını Kıbrıs Türk tarafı olarak heba etmek istemediklerini kaydetti.
GERÇEĞE DAYALI BİR İYİMSERLİK YOK
Kıbrıs Rum basınında müzakerelerle ilgili iyimser bir hava yaratma gayreti ile ilgili olarak da Akıncı, iyimser havanın gerçeklere dayanması gerektiğini, yansıtılmaya çalışılan iyimserliğin “gerçeklere dayalı bir iyimserlik ” olmadığını söyledi.
Çok makul ve mantıklı önerilerin Kıbrıs Rum tarafınca kabul görmediğini ifade eden Akıncı, Bakanlar Kurulu’nda karar alım sürecinde Kıbrıslı Türklerin bir olumlu oyunun aranması üzerinde anlaştıklarını ancak Rumların, bu olumlu oyun daha alt komitelerde de aranmasına, devlet fonksiyonunu tıkayacak gerekçesiyle karşı geldiklerini söyledi.
“RUM BASININDA ASPARAGAS”
“Keşke Rum basınında son zamanlarda söylendiği gibi her şey iyi gitseydi, öyle bir durum yok” diyen Akıncı, Kıbrıs Rum basınında “görüşmelerle ilgili bazen iyi bazen de kötü gittiğine dair asparagas” haberlerin çıkabildiğini” söyledi.
KAYGI VE ENDİŞELER
Tarafların dile getirdiği kaygı ve endişelerin neler olduğu yöndeki bir soruya karşılık Akıncı, Kıbrıslı Rumların temel kaygısının Türkiye’den kaynaklandığını, Kıbrıslı Türklerin temel kaygısının ise geçmişte yaşadıklarının tekrar yaşanma olasılığı olduğunu, ancak başka kaygıların da bulunduğunu söyledi. Akıncı, tarafların kaygılarının taraflar arasında güven duygusunun gelişmesiyle bitebileceğini söyledi.
KADİFE AYRILIK
Kadife ayrılığın da kamuoyunda konuşulmaya başlanmasının yorumlanmasının talep edilmesi üzerine Akıncı, tarafların kadife ayrılık için değil kadife birleşme için çalıştığını kaydetti.
Temmuz’a kadar olan sürecin “hayati” olduğunu tekrardan vurgulayan Akıncı, müzakere sürecinde tarafların farklı senaryolar ortaya koymaması gerektiğini söyledi.
MAYIS AYI
Mayıs ayı temaslarıyla ilgili olarak ise Akıncı, 10 Mayıs’ta Avrupa Birliği Yapısal Reformları Destekleme Ofisi Sorumlusu Maarten Vervvey’in adada liderlere sunum yapacağını, Müzakerecilerin de AB nezdinde temaslarının gündeme gelebileceğini ifade etti.
Liderlerin 11 ve 17 Mayıs’ta da planlanmış görüşmeleri bulunuyor.