Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası (ATEM) Başkanı Hakan Akçam, İGD’nin Konut Fiyat Değişimleri başlıklı grafiğini yorumladı. Grafikte yıllık nominal değişimin yüzde 45,05, yıllık reel değişimin ise yüzde -17,33 olduğuna dikkat çeken Akçam, grafiğe göre konutta alım tarafı azaldığından fiyatların yüzde 25 düşeceğini vurguladı.
ATEM Başkanı Hakan Akçam, konutta reel düşüşün çok daha yüksek olduğuna vurgu yaparak konut fiyatlarının yüzde 25 düşeceğini söyledi. Konutun yatırım aracı değil, barınma aracı olduğuna dikkat çeken Akçam, benzinlik ve ilaç sektöründeki stok takip uygulamasının konut sektörü için de kullanılması gerektiğini söyledi. Akçam firmaların elindeki stok, maliyet, satış fiyatı gibi bilgilerin sistemde yer alması ile konut fiyatlarının düşeceğini ve normal seviyede seyredeceğini söyledi.
KONUT, YATIRIM ARACI DEĞİL BARINMA ARACIDIR
Akçam, reel konut fiyat değişiminin son 15 yılın en dip seviyesinde olduğunu söyleyerek, “Yıllık reel değişim yüzde -17,33 olarak İGD tarafından açıklandı. Bu değer 2018’de yaşanan ekonomik sıkıntı sonrasındaki dönemin de altında seyrediyor. Eğer ki gerçekte yaşanan enflasyon dikkate alınırsa konuttaki reel düşüşün çok daha yüksek olduğu söylenebilir” dedi.
Konutta alım tarafında ciddi azalma olduğuna değinen Akçam, bundan dolayı konut fiyatlarının önümüzdeki süreçte yüzde 25 düşeceğini belirtti.
Barınma ihtiyacının karşılanması adına nakit parası olan vatandaşlar için konut almanın tam zamanı olduğuna vurgu yapan Akçam, “Orta ve düşük gelire sahip vatandaşların konut almasının sağlanması amacıyla çalışmalar yapılmalı. Onlar için yeni projeler ve kampanyalar geliştirilmeli. Konutun yatırım aracı olarak kullanılmasından artık vaz geçilmelidir. Konut sadece barınmak için kullanılmalıdır” diye konuştu.
İnsanların barınma ihtiyacını karşılamak için kesin çözümlerin üretilmesi gerektiğine değinen Akçam, “Sahada denetimler sıkılaştırılmalıdır. Mışlı, mişli ucu açık kelimeler ile ne yazık ki çözüm üretilememektedir” dedi.
ÖZEL FİRMALARA İMALAT YÖNÜNDE TEŞVİK VERİLMELİ
Özel İnşaat firmalarının müşteri bulamadıkları zaman fiyatları düşürmek yerine kampanyalar ürettiklerini söyleyen Akçam sözlerine şöyle devam etti: “Özel firmaların kampanyaları da çok sürdürülebilir olamıyor. Eğer bu seyir devam ederse firmalar da üretime ara verebilir. Böyle olursa fiyatlar yine çıkabilir kanaatindeyiz. Oysa buradaki kar marjını düşünürsek özel firmalara imalat yönünde teşvik vermenin daha mantıklı olacağını düşünmekteyiz.”
BENZİNLİK VE İLAÇ SEKTÖRÜNDEKİ STOK TAKİP SİSTEMİ KONUT SEKTÖRÜNDE DE BAŞLAMALI
İkinci el konutun sirkülasyonunun çok olduğu ortamda sıfır konut tarafında da hareketin sağlanması için tüm paydaşların elini taşın altına sokması gerektiğini belirten Akçam bunun için öneride bulundu.
Benzinlik ve ilaç firmalarında uygulanan stok takip sisteminin konut sektöründe de kullanılması gerektiğine dikkat çeken Akçam, “Benzinlik (EPDK tarafından) ve ilaç (Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından) sektöründeki stok takip uygulaması konut sektörü için de kullanılabilir. Yani hangi firmanın elinde ne kadar stok var, ne kadar fiyata mal etmiş, ne kadar satış fiyatı belirlemiş gibi bilgiler ile takip sistemi oluşturulmalıdır. Konut üretimi yapan firmalar benzinlikler ve eczacıların stok takip sistemi üzerinden takip edildiği gibi takip edilmelidir” diye konuştu.
Akçam şunları söyleyerek sözlerini sonlandırdı: “Böylelikle konut fiyatlarındaki inanılmaz yükselişler son bulur, piyasa daha kontrol edilebilir hale gelir. Diğer türlü konut piyasasını manipüle eden bir lobinin olduğunu düşünüyoruz. Bu lobi ile de böyle bir sistemin kurulması ile baş edilebileceği kanaatindeyiz.”
