“Yeni sezon için beyaz bir sayfa aç Faruk Başkan” başlıklı yazımın ikinci bölümünde alt yapı, mali yapı ve kurumsallaşma konularına girmek istiyorum.
Altyapıdan başlayalım… Öncelikle geçtiğimiz günlerde yaptığımız altyapı ile ilgili haber vardı. Beklemediğimin de üstünde büyük bir etki yapmıştı. Haberden sonra bana gelenlerin haddi hesabı olmadı. Haberin sadece Twitter’da 40 bin etkileşim alması konunun ne kadar önemsendiğini ve Ankaragücü camiasının altyapıya ne kadar ilgili olduğunun bir ispatı. Açıkçası bu kadarını ben de beklemiyordum. Yorumsuz olarak, sadece bilgilere dayalı olarak yapılan haberin kulüp içinde de konuşulduğunu biliyorum. Başkan Faruk Koca da konunun takipçisi. Haberin birinci kısmında sosyal medyada Twitter ve İnstagram’da bir çok hesapta yer alan bir yazılı metni alıntılamıştık. İkinci kısımda da Ümit Turmuş’un ekibinde Elit Takımlar Sorumlusu olan Nejat Kabay’ın açıklamaları vardı. Burada Kabay’ın sosyal medyada dolaşan iddiaların yazılanların hepsinin doğru olduğunu söylemesi önemliydi. Artı metinde yazılanlara başka kişilere de sordum ve hepsinin doğru olduğunu teyit ettim. Öncelikle şunu söylemeden geçemeyeceğim. Altyapı ile ilgili sıkıntıları uzun süredir duyuyorduk. Ama son dönemde şikayetler ve gündeme gelen konular artık kaos derecesindeydi. Bana altyapıdaki öğrencilerin aileleri ulaştı ve konuyu gündeme getirmem gerektiğini söylediler. Hatta birisi şunu söyledi; “Bu camiada bir misyon yüklenmiş, tek kişisiniz. Ankaragücü’nün menfaatleri gereğince bunu siz haberleştirmek zorundasınız!” şeklinde iyi niyetli bir dayatma da söz konusu oldu. Sorun yaşayan aileler vardı ve onlara hak verdim. Ailelerin çocuklarının sağlıklı bir ortamda spor yapmalarını istemelerinden daha doğal bir şey olmaz. Bulundukları kulüpte kavganın, iç çekişmenin, dedikodunun olması doğru bir şey mi? Tabii ki asla değil. O dönemde ben kendilerine şunu söyledim: “Takım düşme hattında ve zor bir süreçten geçiyor. Şu lig bitsin, sağ salim sezonu bitirelim, gündeme getireceğim!” dedim ve ligin ardından hemen gündeme getirdim. Ayrıca lig devam ederken, altyapı çok kimsenin umurunda olmazdı. Yoğun maç trafiğinde araya kaynayıp giderdi. Bana bu işleri anlattıklarında takım tam anlamıyla sırat köprüsünden geçiyordu. Ama bugün gündeme gelmesiyle, şimdi sakin sakin düşünülüp, en mantıklı karar verilebilir…
Altyapı koordinatörü Ümit Turmuş, geçtiğimiz günlerde Vizör TV’de yayına katıldı ve sorulara cevap verdi. Öncelikle sorulması gerekenleri sordukları için gazeteci arkadaşlarım Atilla Kiper ve Mert Dokuzoğlu’nu kutluyorum. Hoca yayının sonunda şunu dedi, “Gazetecilikte şu vardır: İddialar vardır, Bir de bu iddialara muhatap olan insanlara bu gazeteciler soru sorarlar. Derler ki, böyle iddialar var, bu iddialara cevabını verir misin?” Evet bu söylemin haklılık payı var. Ama ben de şunu söylemek isterim; Altyapıyla ilgili o kadar büyük iddialar varken ve bizzat muhatapları bu iddiaların doğru olduğunu açık açık ifade ederken, ortada onlarca vahim durum varken, Hoca’yı arasam bile, asla beni tatmin edici cevaplar vereceğine inanmadım. Nitekim Vizör TV’deki yayınında gördük ki, anlattıkları beni tatmin etmedi. Ve yayın esnasında gelen yorumlara baktığınızda sorunlara yaşayan muhatapları da cevapların hiç birinden tatmin olmadılar. Doğruları öğrenemeyeceğim birini neden arayım ki? Ümit hocayla bir tek Furkan Ceylan ile ilgili durumda aynı paralellikte düşünüyorum. Furkan Ceylan’ın takımdan gönderildiği iddiaları vardı. Furkan Ceylan, TFF sitesinde halen Ankaragücü oyuncusu olarak görülüyor. Furkan’ın lisansı Ankaragücü’nde olduğu sürece ayrılmış sayılmaz. Ama oyuncuyu dışladıkları da açık ve net belli. Furkan bundan sonraki süreçte dilerim tekrar takıma kazandırılır. Çünkü oyuncular kolay yetişmiyor. Furkan’a yıllardır kaç tane hoca emek verdi, kendisi çalıştı, çabaladı, ailesi onu iyi yerde görmek istiyor. Böyle durumda potansiyeli olan bir oyuncu neden kaybedilsin ki? Öte yandan Ümit Turmuş, aranmadığını ve kendisine iddiaların sorulmadığını söyleyerek sitem etti. Ancak burada bir bilgi vereyim. Bakın o dönemde altında çalışan hocalardan olan Berk Hoca, Klasspor’daki Ankaragücü altyapı maçlarını yorumlayan Efe kardeşimiz vasıtasıyla benimle görüşmek istediğini iletti. Ben o an araba kullandığım için görüşmek istemedim. Ama görüşme şansım olduğunda da görüşmezdim. Çünkü ben bir misyon yüklenip, en üst perdeden olayları gündeme getirdiysem, benimle görüşmek isteyecek olan kişi; Berk hoca değil, Ümit Turmuş olmalıydı. Yani beni Berk hoca değil, Ümit Turmuş arayabilirdi. Ama o aramayı tercih etmedi.
Ben altyapı konusunda Başkan Faruk Koca’nın tavrını da merak ediyorum. Bu kadar iddianın olduğu bir yerde bu olayların üzerine acaba ne kadar gidildi. Ne kadar araştırıldı. Ümit Turmuş’un dediğine göre Berk hoca verdiği demeç yüzünden gönderilmiş. Bildiğim kadarıyla açıklama Metiner Erdem’e yapılmıştı. Yayındaki yorumlara bakıyorum. Tesislerde kavga var, içki muhabbeti var, hususi araçla trafik kazası var ve en önemlisi ortada bir başarısızlık varken; Berk hoca bir açıklama yaptı diye gönderilmiş. Ama bu iddiaların muhatapları yerinde duruyor. Yani günah keçisi Berk hoca ilan edilmiş… Bakın kimseye akıl vermek haddim değil. Ama düşündüklerimi de yazmazsam taş olur çatlarım. Başkan Faruk Koca’nın bu iddialarda adı geçenlerle, bir gününü ayırıp, oturtup karşısına konuşması lazım. Hem de her biriyle tek tek konuşması lazım. O zaman gerçekler ortaya çıkar. Çünkü yayında gördük, hiçbir başarının olmadığı yerde masallar anlatıldı. Oysa başkan Faruk Koca gerçekleri görüp, karar vermesi lazım. Çünkü bu iş MKE Ankaragücü Kulübü’nün direkt geleceğini ilgilendiren bir durum. Bakın Radyo Trafik Ankara sunucusu Elvan hanım, “3-5 zibidi” sözleri yüzünden çağrılmış görüşülmüş ve savunması alınmış. Sonunda da suçlu bulunmuş ve radyodan gönderilmişti. Alt yapı ile ilgili sorunlarla da adı geçen şahıslarla oturulur, konuşulur ve karar verilir. Ümit Turmuş’ta dinlensin, Nejat Kabay’da, diğerleri de, velilerde… Bakın açıkça söyleyeyim. Bu konu daha çok su götürür. Burada büyük bir alt yapı başarısızlığı var. 1 yıl içinde aslında fazla şey yapılmamış. Ama SAGEM’e güzel sunum yapılmış, güzel göz boyanmış. En azından bu saatten sonra alt yapıda, daha titiz ve dikkatli bir çalışma olacağını düşünüyorum. Çünkü herkes biliyor ki, insanların gözü kulağı artık alt yapıda yaşanan en ufak gelişmede olacak. Bu konuda artık Başkan Faruk Koca’nın vereceği kararı bekliyoruz. Benim şahsi fikrim; mevcut yapılanma ile alt yapıda bir başarı sağlanma şansı yok.
KURUMSALLAŞMA
Kurumsallaşma anlamında MKE Ankaragücü Kulübü son dönemde çok iyi bir çizgiye geldiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Camia her şeyi yakından takip ediyor. Yapılanları görüyor, biliyor. Ancak her şeyin mükemmel olduğunu da söyleyemeyiz. Eksikler, yapılmayanlar var mı? Elbette var. Bunlar geçmişle karşılaştırılınca kıyaslanmayacak durumda. En büyük sıkıntıyı dile getireyim. Geçen sezon oynanan Ankaragücü – Galatasaray maçında yaşananlar kabul edilemez. Bakın o maçta gerçek Ankaragüçlüler maça giremedi. Ama bir sürü Galatasaraylı stada girdi. Bu nasıl oldu? Bunun cevabını yönetim tatmin edici bir şekilde veremedi. Bakın benim en yakın arkadaşlarımdan birisi kombine kartlı ve her maça gidiyor. Ama o gün onun kombine kartıyla bir başkasının stada girdiği görülüyor. Ve kendisi maça girmek için mecburen başka bir yöntem denedi. Başka büyük sıkıntı stadın giriş çıkışları. Böyle bir rezalet sadece Ankara’da yaşanır! İnsanlar stadın etrafını dönmek zorunda kalıyorlar. Her yer demir bariyer oldu. Acil bir sıkıntı yaşansa bu insanlar stadyum çevresinden nasıl uzaklaşacaklar? Geçen bir maça taraftar gibi stadın dibine kadar geldim. 2 aramadan geçtim. Üçüncü arama da stada girişte yapılıyor. Bu taraftara neden terörist muamelesi yapılıyor? Bunlar şu an taraftarın en çok kızdığı 2 konu. Mali durum tek kelimeyle “muamma”. Şu an kulübün durumu nedir? Borç ne kadardır? Alacak / verecek durumu nedir? Gelirler / giderler ne kadardır? Yeni sezona ne kadar bütçe gerekmektedir? Transferde ne kadar harcandı? Ne kadar harcanacak? Bunları Faruk başkan dan başka bilen bir kişi bile yok. Hatta kulübün muhasebesinin bile bildiğini sanmıyorum… Başkan Faruk Koca, son basın toplantısında sezon bitince Mali Genel Kurul yapacaklarını belirtmişti. Sezon bitti, yeni sezon başlayacak halen mali genel kurul bekliyoruz! Transfere başka yazılarda gireceğiz. Ama maalesef yine çok geç kalındı. Patlatın artık şu beklenen isimleri de, biraz keyfimiz yerine gelsin!..