Abuk sabuk işlerin olduğu bir düzlemde neyin iyi gitmesini bekliyoruz.
Futboldan söz ediyoruz!
Yayıncı kuruluşun CEO görevindeki isim şu anda TFF’nin en önemli koltuğunda!
Şampiyon takımın takası su almış, batıyor!
Deprem nedeniyle çekilme hakkı verilen takımlarla oynayacaklara verilecek üç puan kaosu orta yerde!
Kulüpler Birliği Vakfı’nın bölünmüş tavrı! BJK Başkanı’nın acayip çıkışları!
Her yıl iki MHK başkanı ve ekip değişikliği!
Dört büyük kulübün toplam borcu 22 milyar lirayı (1.1 milyar Avro) aşmış, hazretler her şeyi dört dörtlük yapıyor ama tek sorumlu hakemler!
Abukluğa bakın!
Yeni MHK Başkanı gelmiş öğretim görevlisi bir kadın.
“İstifa etsin!”
Yok ya!
Bu arada futbol yorumcularının hiçbiri bu sorunlara değinmiyor, değinemiyor!
Varsa, yoksa “O oynamasın, bu oynasın”, “3-5-2, 4-4-2” vs.
Çünkü bu geyikten hoşlanıyor bir de para kazanıyorlar!
Ve Türk futbolu bu durumda!
Abukluğa bakın!
Türk Futbol Milli Takım hocası Almanya’da yorumculuk yapıyor!
Suç onun değil, buna izin verende!
Çok acil İstanbul’a çağrılmış gerçi, ayrılık yakındır. Hatta İstanbul medyası yerine Sergen Yalçın’ı getirdi bile!
Ya Kadın Futbol Milli Takımı’ndaki abukluk! 4-0 kazandıkları maçı iş bilmez, muhtemelen torpilli birilerinin abukluğu ile 3-0 kaybettiler!
Bizim futbol delisi medya voleybolun Şampiyonlar Ligi’ndeki dört yarı finali şöyle bir gördü!
Yazık!
Halkbank yarı finalde kaldı ve üçüncü oldu, sanki her sene futbol takımları Şampiyonlar Ligi’nde üçüncülük alıyor da vakayı adiyeden gibi baktılar.
Kadınlarda Fenerbahçe-Eczacıbaşı, Vakıfbank olmak üzere üç yarı finalist takımımız vardı. Hiç mi ders almazsınız be kardeşim!
Özellikle de Fenerbahçe’nin futbol şeyleri!
Ali Koç futbolda antrenörün işine karıştığını kendisi itiraf etmiş, voleybola karışamadığı için takım buralarda. Basketbolu söylemiyorum bile!
Böyle bir spor ortamımız var. Mantalite, anlayış, mantık değişmediği müddetçe kebapçıyı, o meşhur berberi, en meşhurlarından olan galericiyi getirin, sonuç aynı olur.
Dedik ya ortam abuk sabuk!