Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, katıldığı televizyon programında gündemi değerlendirdi.
Son günlerde yaptığı ‘doya doya demokrasi’ vurgusuna dikkat çeken Baş, “Bir hukukçu kardeşiniz olarak söylüyorum, doya doya demokrasiyi yaşayacağız. Senin – benim demokrasim olmayacak, hepimizin demokrasisi olacak. Onun hukuku – bunun hukuku olmaz. Hukuk herkese lazım, adalet herkese lazım.” dedi.
“Bugün bize lazım olan adalet yarın bu ülkeyi yönetenlere lazım olmayacak mı?” sorusunu soran Hüseyin Baş, “Bakın konjonktür değişiyor, yarın onların da ihtiyacı olacak. Yok ettikleri bu adalete mi sığınacaklar? Bakın küçük bir gazeteci, ‘ İktidar değişirse hepimizi darmadağın ederler’ dedi. Kendisi bile bu adalete güvenmiyor, bu demokrasiye güvenmiyor. Böyle bir durumla karşı karşıyayız.” şeklinde konuştu.
“Mesele Hayvancılık İse Çobanın Oyu Aysun Kayacı’nın Oyundan Kıymetli”
Programda Kanal İstanbul tartışmalarına da değinen BTP lideri, bu konunun halka sorulması gerektiğini söyledi.
Eski manken Aysun Kayacı’nın sözlerini hatırlatan Hüseyin Baş şunları söyledi; “Gelişen dünyada mevcut teknolojik imkânlarla biz her hususu herkese danışabiliriz. Hani Aysun Kayacı, ‘Benim dağdaki çobanla oyum bir mi’ demişti ya… Doğru söylüyor, bir değil. Mesele hayvancılık ise çobanın oyu daha kıymetli, sanatçılık ise senin oyun daha kıymetli. Bu kadar basit. Biz her konuyu konunun uzmanlarıyla değerlendirebiliriz. Buna teknolojik imkânlar müsait. Bugün Kanal İstanbul’u yapacaksın, sorsana halka. Bakalım ne diyecek bu halk. Bugün cep telefonlarımızda İngilizcesi Vote denilen bir uygulamayla birçok kararı demokratik bir şekilde alabiliriz.”
Erken Seçim Neden Yapılmıyor?
Muhalefetin erken seçim çağrılarını da değerlendiren BTP lideri Baş; “Bugün muhalefet erken seçim istiyor. Niye yapılmıyor? Demokrasi ise, muhalefetin istediği bir seçim varsa, yapılsın o zaman. Ben seçim yapılsın tarafında değilim, bunun artısı eksisi tartışılabilir. Ama bugün ülkede kitlesel beklentiler varsa bu kitlesel beklentiler karşılanmak zorunda. Bakın ben Bağımsız Türkiye Partisi genel başkanıyım. Bizim bir kitlemiz var ve biz Meclis’te yokuz. Hangi demokrasiden bahsediyorsunuz! Niye yokuz? İşte bunları değiştirmek gerekiyor. Dolayısıyla doya doya demokrasiyi yaşamak demek, halktan anlamak, halkın içinden olmak, onun derdini dert edinmek, beklentilerini yerine getirmek için çabalamak demektir. Demokrasiyi elde etmek için bu ülkede çok fazla çabalamaya ihtiyacımız yok, halk bunu istiyor zaten. Burada yönetim sistemini değiştir. Bunlar değiştiği zaman inşallah bu ülke rahatlayacaktır.”